Sevgili Okurlarım,
İnsanın hayatında inişler çıkışlar arka arkaya gelir . Bunu geçen yazımda değişik bir şekilde yazmıştım. Mühendis olduğum için matematiği kullanmayı çok severim.
Hayatımdaki en iyi günler arasında torunlarımın doğması en tepe mutluluklardandır. İlk erkek torunum ile top oynadık, güreş yaptık , kılıç , silah eğlendik. Arkasından kız gelince işler değişti. Resim, müzik , dans gibi eğlencelerle tanıştım. Ta ki kız sekiz yaşına gelince bir akşam bana dedi ki: Nino sana bir soru sorabilir miyim.? Tabii ki sor bakalım.
Dünyamız ve Güneş sistemimiz Samanyolu Galaksisinde mi ?
Şaşkınlıktan nerede ise küçük dilimi yutacaktım. Ona cevaben evet Laila, Samanyolu Galaksisindeyiz dedim.
Peki galakside kaç gezegen var demez mi ?
Bir milyar gezegen ve yıldız olduğu hesaplanıyor deyince Bir milyar nedir? dedi.
Bir milyonu biliyor musun diye sordum. Evet deyince bir milyar bin tane bir milyondur diye cevap verdim.
Arkasından peki bu kadar büyük yerde bir tek canlı biz mi varız diye sormaz mı?
Laila henüz bilmiyoruz diye cevap verdim. İleride imkanlarımız gelişince bunun cevabını bulacağız .
Peki şimdi ben bir soru sorayım olur mu? Olur sor dedi.
Sen bunları nereden biliyorsun ?
Ben boş vakitlerimde belgesel izliyorum dedi.
Sevgili okurlarım,
Bu yeni neslin dünya görüşü ve bilgisi bizim çocukluğumuza göre kat kat üstün değil mi? O yaşlarda biz ne yapardık acaba?
Bu konuyu başka bir yazıda tartışırız. Ben torunum olduğu için Laila hakkında yazmayacaktım ama benden önce davranan genç ve bilgili bir yazar yazınca dayanamadım ben de yazayım dedim.
Bu yazarın adı Selin Kandiyoti . Kendisi Şalom gazetesinde Evrenin Sırları adı altında yazılar yazıyor. İlgili okurlarıma tavsiye ederim.
Yazıları çok teknik ama anlaşılır . Bunu becermek te zordur. Tavsiye ederim.
Sevgi ve Saygılarımla
