Kaynak: dunya.com
Avrupa onlarca yıldır içten yanmalı motor üretiminde küresel bir merkez konumundaydı. Ancak şimdi tabir yerindeyse rüzgar tersine döndü. Küresel otomotiv sektörü elektrikli araçlara kaydıkça Çin hızla kendisini dünyanın batarya atölyesine dönüştürüyor.
Veri sağlayıcısı Benchmark Minerals’in hazırladığı son analize göre, Çin’in 2031 yılına kadar elektrikli araçlar için en büyük ikinci pazar olan Avrupa’da diğer tüm ülkelerden daha fazla üretim kapasitesine sahip olması bekleniyor. Avrupalı sektör yöneticileri ve politika yapıcılar ise bu durumdan endişeli.
Çin, motor teknolojisi konusunda Avrupa ve ABD ile rekabet edebilecek bir otomobil endüstrisi geliştirmekte nispeten geç kalmış olsa da, elektriğe geçiş ona geleneksel otomotiv merkezlerini geride bırakma şansı veriyor.
Batarya elektrikli araçların kalbi
Elektrikli bir aracın değerinin yaklaşık yüzde 40’ı bataryasında yatıyor. Dolayısıyla bu bataryayı tedarik eden ülke pazarın büyük bir bölümünü elde ediyor.
Financial Times’a konuşan Volkswagen Teknoloji Müdürü Thomas Schmall, “Yeni dünya, elektrikli araç dünyası, batarya maliyetleriyle net bir şekilde tanımlanacak” dedi.
Çin rakiplerini geride bıraktı
Benchmark Minerals’a göre, Çin 2031 yılına kadar Avrupa’da 322 gigawatt saat üretim kapasitesine sahip olacak, Güney Kore 192GWh ile ikinci en büyük, Fransa ve İsveç ise onu takip edecek.
Tesla’nın Berlin’deki tesisi sayesinde ABD beşinci sırada yer alırken, onu Almanya ve Norveç takip ediyor. İngiltere ise sadece 20GWh ile sekizinci sırada.
Halihazırda duyurulmuş olan batarya üretimine ek olarak, BYD’den Great Wall ve Nio’ya kadar bir dizi çinli marka Avrupa’da önemli satış büyümesi planlıyor. Uzmanlar büyük risk teşkil eden söz konusu durumun Avrupa’da inovasyonu teşvik edeceğini umuyor.
Bu bağlamda dünyanın önde gelen otomobil üreticisi Volkswage (VW), batarya kapasitesini artırmaya ve dış tedarikçilere olan bağımlılığını azaltmaya çalışan Avrupalı üreticilerin başında geliyor.
