Zimbabve, yerel para biriminin seri çöküşüne son verme amaçlı son girişiminde, Zimbabve dolarını yabancı para birimleri, aştın ve diğer değerli metallerden oluşan bir sepetle desteklenecek olan ZiG adlı yeni bir para birimiyle değiştirme kararı aldı.
Zimbabve Merkez Bankası Başkanı John Mushayavanhu, Cuma günü başkent Harare’de düzenlediği basın toplantısında ZiG’in 8 Nisan’da dolar başına 13.56’lık bir giriş kuru ve yüzde 20 olarak belirlenen yeni bir faiz oranıyla piyasaya sürüleceğini duyurdu.
Eski para birimi yüzde 130 ile dünyadaki en yüksek merkez bankası faiz oranına sahipti. Mushayavanhu, bankaların mevcut Zimbabve dolar bakiyelerini ZiG’e dönüştüreceklerini belirtti.
“Biz bu ülkede sağlam ve istikrarlı bir ulusal para birimi istiyoruz” diyen Mushayavanhu, “Para basmanın bir faydası yok. Benim gözetimim altından kesinlikle böyle bir şey olmayacak” ifadelerini kullandı.
Bu radikal hamle, Uluslararası Para Fonu’nun tahminlerine göre enflasyonun yüzde 500 milyarı aşarak para birimini tamamen değersiz hale getirdiği 2008 yılından bu yana Zimbabve’nin işlevsel bir yerel para birimine sahip olmak için bulunduğu altıncı girişim olacak.
Mevcut Zimbabve doları yılbaşından bu yana resmi piyasada değerinin beşte dördünü kaybederek dünyanın en kötü performans gösteren ikinci para birimi oldu.
Çakılan para birimi, işlemlerin yüzde 80’inden fazlasının dolar cinsinden yapılmasına ve bir önceki ay yüzde 47,6 olan enflasyonun Mart ayından yüzde 55,3’e yükselmesine neden olmuştu.
Mushayavanhu: Daha ortodoks politikalara dönülecek
Merkez Bankası Başkanı Mushayavanhu, para birimi değişikliklerinin bir sonucu olarak enflasyon oranının yılsonuna kadar yüzde 2 ila yüzde 5’e düşmesinin beklendiğini söyledi.
Zimbabve Devlet Başkanı Emmerson Mnangagwa ilk olarak Şubat ayında hükümetin “yapılandırılmış bir para birimi” getireceğinin ipuçlarını vermişti. Ardından Maliye Bakanı Mthuli Ncube bunun altınla desteklenebileceğini söylemiş ve Merkez Bankası plana son rötuşları yapmak için para politikası açıklamasını ertelemişti. Daha önce belirlenen tarihten 1 ay önce, 28 Mart’ta Merkez bankası başkanlığı görevini devralan Mushayavanhu, daha ortodoks politikalara dönüleceğini taahhüt etti.
Mushayavanhu sadece kendi görevlerine odaklanacaklarının altını çizerek, “Herhangi bir şekilde bir yarı yıl mali faaliyetinde yer almayacağız. Başkalarının işlerini yapmak gibi bir niyetimiz yok” ifadelerini kullandı.
