Benli, Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından bölgede çalışmalara başladıklarını söyledi.
Afetin yaşandığı şehirlerde sigorta oranının yüzde 17-20’lerde, Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK) sigorta oranının ise yüzde 49 olduğunu aktaran Benli, şöyle devam etti:
“Türkiye genelinde daha yüksek oranlı olan bölgeler var. Tabii sigortalılık oranı, Türkiye gibi bir ülke için yeterli değil. Deprem sonrası toplam 66 bin hasar dosyası var. Bu dosyalarla ilgili sektörümüz çok hızlı bir şekilde önlemlerini aldı. Hasar operasyonlarını bitirip ciddi bir ödeme yaptı. İlk tespitte özel sektör sigortalılarına toplamda 76 milyar lira hasar ödemesi olduğunu hesapladık. Bunun yaklaşık 2,5-3 milyarı da ödenmiş durumda.”
Benli, hayat sigortalarıyla ilgili bilgilerin Sigorta Bilgi Merkezinden sektörle paylaşılacağını, insanların başvuru yapmasına gerek kalmayacağını belirterek, “Hayat sigortalarıyla ilgili de yaklaşık 1 milyar lira ödememiz olacak. Sigorta Bilgi Merkezi dataları topluca indireceği için ihbara gerek kalmayacak. 44 bin kişinin datasından bahsediliyor. Bu kişilerin bilgileri sigorta şirketlerinin bilgileriyle birleştirilip ilgili lehtar ve varislere ödenmeye hazır bir şekilde bekliyor olacak. Sigorta şirketlerimiz hazır, ihbarları beklemeden ödeyecek şekilde arka tarafta işlemlerimizi yapıyoruz.” diye konuştu.
“Hem doğal afet hem de konut ve kasko sigortalarında yüzde 4-5 artış var”
Deprem bölgesindeki hasarlı araçların durumundan da bahseden Benli, “Deprem bölgesinden tanınamayacak derecede araçlar var. Bunları da plakalarından, şase numaralarından ilgili eksper arkadaşlarımız, hasar elemanlarımız sahada tespit edip doğrudan dosyalarımızı açıyoruz ve sigortalımıza ulaşıp ödemeye çalışıyoruz. Bunun dışında doğrudan ihbarlar da var. Orada da bayağı ilerledik. Türkiye Sigorta olarak nisan sonu itibarıyla hasar operasyonlarımızı ve dosyalarımızı tamamlamayı hedefledik. Sigorta sektörünün haziran sonu itibarıyla ticariler dahil yüzde 95 oranında tüm hasarların ödemesini yapacak hale geleceğini tahmin ediyoruz.” ifadelerini kullandı.
Benli, deprem sonrası süreçte sigortaya ilgilinin afet bölgesi ve Türkiye genelinde arttığına işaret ederek, şunları kaydetti:
“Şu anda deprem öncesine göre hem doğal afet hem de konut ve kasko sigortalarında yüzde 4-5 artış var. Olağanüstü hal sonrasında hayat normale döndüğünde bu bölgede bu rakam daha da artacaktır. Bu rakamlar Türkiye geneline de yansıdı. Orada da yüzde 3-4 artış var. Tabii bu yeterli değil. Türkiye gibi bir ülkede yüzde 20-30 sigortalılık oranları düşük. Doğal afet sigortası zaten zorunlu bir sigorta, yüzde 100 olması lazım. Ancak isteğe bağlı konut sigortası, kasko, iş yeri paketleri, kar kaybı, iş durma gibi tüm sigorta oranları için de yüzde 50’nin üzerine çıkmamız lazım. Yüzde 50’nin altındaki oran, Türkiye gibi bir ülke için gerçekten sigortalılık anlamında başarısızlık. Gelişmiş ülkeler, özellikle doğal afet sigortalarında, doğal afetin getirdiği zararın yüzde 45’ini sigorta sektörü karşılıyor. Bizim ülkemizde bu yüzde 3-5’lerde. Bu devletin üzerine daha fazla yük kalması, vatandaşın böyle bir afet sonrası ekonomik hayatına geçişte çok büyük zorluklar çekmesine neden oluyor.”