İklim değişikliği nedeniyle hastalıkların seyrinin de değiştiğine dikkat çeken İğde, “Ani sıcaklık artışları, özellikle hassas gruplarda sağlık sorunlarına neden olabilir. Sıcak çarpması, dehidrasyon ve kalp rahatsızlıkları gibi sorunlar artabilir” dedi.
İklim değişikliği bir başka deyişle iklim krizi her geçen yıl etkisini arttırarak yaşamı tehdit etmeye devam ediyor. Bu kriz, doğayı olduğu kadar insan yaşamını da olumsuz etkiliyor. İstinye Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve Liv Hospital Çocuk İmmünolojisi ve Alerji Hastalıkları Prof. Dr. Mahir İğde, iklim değişikliğinin sağlık üzerindeki etkilerinin oldukça geniş kapsamlı ve çeşitli olduğuna dikkat çekiyor. Özellikle son yıllarda Türkiye’ye Arap yarımadası üzerinden gelen toz fırtınalarının artmasının, bu konunun önemini bir kez daha vurguladığını belirten İğde, toplumsal ve bireysel düzeyde alınacak önlemlerle iklim değişikliğinin olumsuz etkilerini azaltmanın mümkün olduğunu ifade ediyor. Prof. Dr. İğde, bu konuda toplumsal bilinci artırmanın ve proaktif önlemler almanın önemli olduğunu belirtiyor.
“Sıcaklık artışı enfeksiyon hastalıklarının görülme sıklığını artırabilir”
İklim değişikliğinin neden olduğu yeni hastalıklar ile ilgili bilgi veren Prof. Dr. Mahir İğde, şunları söylüyor:
“İklim değişikliği solunum yolu, enfeksiyon, alerjik hastalıklara neden olabiliyor. Toz fırtınaları, havadaki partikül maddeler nedeniyle astım ve diğer solunum yolu hastalıklarını tetikleyebilir. Özellikle çocuklar ve yaşlılar bu durumdan daha fazla etkilenir. Sıcaklık ve nem artışı, sivrisinekler gibi hastalık taşıyıcıların yayılmasını artırarak, sıtma, dang humması gibi enfeksiyon hastalıklarının görülme sıklığını artırabilir. Polen mevsimlerinin uzaması ve artan polen miktarları, alerjik rinit ve astım gibi hastalıkların prevalansını artırabilir.”
“Astım ve solunum yolu hastalığı olanları daha çok etkiliyor”
İklim değişikliğinin özellikle astım ve solunum yolu hastalığı olanları etkilediğine dikkat çeken İğde, “Bu bireyler, havadaki partiküllerden ve kirleticilerden daha fazla etkilenir” diyor. Çocuklar ve yaşlıların da olumsuz etkilendiğini belirten İğde, bağışıklık sistemleri daha hassas olan bu grupların iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine karşı daha savunmasız olduğunu ifade ediyor. Ayrıca kalp hastalığı, diyabet gibi kronik rahatsızlıkları olan bireylerin de iklim değişikliğinin getirdiği stresle başa çıkmada zorluk yaşayabildiğine dikkat çekiyor.
“Vücut ısısını dengelemek için bol su için”
İklim değişikliğinin olumsuz koşullarından korunmak için bireysel önlemler alınabileceğini belirten Prof. Dr. İğde, şu önerileri sıralıyor:
“Özellikle toz fırtınası gibi hava olaylarında dışarı çıkmamak, dışarı çıkılması gerekiyorsa maske kullanmak alınabilecek önlemlerden biri. Hava kalitesi indeksi (AQI) uygulamaları kullanarak günlük hava durumu ve hava kirliliği hakkında bilgi sahibi olarak hareket edilebilir. Havadaki partiküllerin içeri girmesini azaltmak için pencereler kapalı tutulabilir ve hava filtreleri kullanılabilir. Sıcak havalarda vücut ısısını dengelemek ve dehidrasyonu önlemek için bol su içmek de en önemli önlemler arasında.”
“İklim değişikliğinin tarımsal verimliliği olumsuz etkileyebilir”
Gelecek yıllarda iklim değişikliğinin etkilerini nasıl hissedeceğimizle ilgili de bilgi veren İğde, “Küresel sıcaklıkların artması, sıcak çarpması ve diğer ısıya bağlı hastalıkların artmasına neden olabilir” diyor. Sel, kuraklık ve yangın gibi ekstrem hava olaylarının da sıklığının ve şiddetinin artabileceğini belirten İğde, bu durumun halk sağlığı üzerinde büyük etkiler yaratabileceğine dikkat çekiyor. İğde ayrıca, iklim değişikliğinin tarımsal verimliliği ve gıda üretimini olumsuz etkileyerek besin güvenliğinde riskler oluşturabileceğini belirtiyor.
“Artan sıcaklık solunum yolu hastalıklarını kötüleştirebilir”
Yaz aylarında iklim değişikliğine bağlı sıcaklık artışının da bireyleri etkileyeceğini belirten Prof. Dr. İğde, “Ani sıcaklık artışları, özellikle hassas gruplarda sağlık sorunlarına neden olabilir. Sıcak çarpması, dehidrasyon ve kalp rahatsızlıkları gibi sorunlar artabilir” diyerek artan sıcaklıkların, hava kirliliğini ve özellikle ozon kirliliğini artırabileceğini belirtiyor. Bu durumun ise solunum yolu hastalıklarını kötüleştirebileceğine dikkat çekiyor.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı