Saadet- Gelecek Grup Başkanı Selçuk Özdağ, “Çin’de uzun zamandır Doğu Türkistan’daki Uygur Türklerine Kırgız, Kazak Türklerine başka etnisitelerden ve başka dinlere mensup insanlara karşı büyük bir insan hakları ihlalleri yapılmaktadır. Çin, Doğu Türkistan kapılarını dünyadaki bütün insan hakları savunucularına, partilere, bu konuyla ilgilenen tüm hukukçulara açmak zorundadır. Biz de Çin’e sesleniyoruz anayasana uygun hareket et, insan haklarına uygun hareket et. Japonya parlamentosunda Doğu Türkistan’da yapılan insan hakları ihlallerini dile getirmek adına 30 Ekim-1 Kasım tarihlerinde Japonya’da olacağız. TBMM’den dört parlamenterle beraber Japonya’ya gidiyoruz” dedi.
Saadet- Gelecek Partisi Grup Başkanı Özdağ, bugün Meclis’te basın toplantısı düzenledi. Cumhuriyet’in 100. yılını kutlayan Özdağ, TBMM’den 4 milletvekiliyle Japonya’ya gideceklerini söyledi. Özdağ, Cumhuriyet’in 100. yıl dönümü nedeniyle İstanbul’da yapmak istedikleri yürüyüşün iptal edilmesini de eleştirdi.
Selçuk Özdağ basın toplantısında şunları söyledi:
“‘Batı dünyası bu konuyu istismar ediyor’ diyorsanız istismarı batı dünyasının elinden alın”
“Dört parlamenterle beraber Japonya’ya gidiyoruz. Çin’de uzun zamandır Doğu Türkistan’daki Uygur Türklerine Kırgız, Kazak Türklerine başka etnisitelerden ve başka dinlere mensup insanlara karşı büyük bir insan hakları ihlalleri yapılmaktadır. Çin, Doğu Türkistan kapılarını dünyadaki bütün insan hakları savunucularına, partilere, bu konuyla ilgilenen tüm hukukçulara açmak zorundadır. Çünkü iddialara dinleri, dilleri ortadan kaldırılmak, asimile edilmek aynı zamanda Doğu Türkistan topraklarındaki tüm yeraltı ve yer üstü kaynaklarını bu insanların elinden almak çalışması vardır. Biz de Çin’e sesleniyoruz; anayasana uygun hareket et, insan haklarına uygun hareket et. Büyük devlet olabilirsin ama süper devlet olmanın yolu insan haklarından geçer, hukukun üstünlüğünden geçer. Batı dünyası bu konuyu istismar ediyor diyorsanız istismarı batı dünyasının elinden alın. Burada insan hakları ihlalleri olmadığını, burada kesinlikle asimilasyonun olmadığını, entegrasyonun olduğunu, burada kesinlikle bir Çinli hangi haklardan faydalanıyorsa Doğu Türkistan’daki Uygur Türklerinin, Kazak Türklerinin, Kırgız Türklerinin faydalandığını söyleyin. Biz de ‘Tamam’ diyelim. Japonya parlamentosunda Doğu Türkistan’da yapılan insan hakları ihlallerini dile getirmek adına 30 Ekim-1 Kasım tarihlerinde Japonya’da olacağız.
“Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı her yerden mantar biter gibi bitiyor”
Cumhuriyet’in 100. yılı. İstanbul’da Gelecek Partisi bir yürüyüş yapmak istedi. Ellerinde Türk bayraklarıyla 5 bin kişi yürüyüş yapacaklar, ‘Yaşasın cumhuriyet’ diyeceklerdi. Kaymakamlığa dilekçe verdiler, nasıl yapacaklarını söylediler, emniyetle güvenlikle görüştüler ve ‘Tamam’ dediler. Dün yazı geldi ‘İptal ediyoruz’ dediler. Gerekçe şu, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nın aynı yerde bir etkinliği olduğu için sizin etkinliğiniz iptal ediliyor. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı da her yerden sanki mantar biter gibi bitiyor. Geçen yıl da İletişim Başkanlığı karşımıza çıktı.
“‘Böyle bir teamül yok’ deyip reddettiler”
Filistin’de bir dram, soykırım yaşanıyor. Hitler’in Yahudilere yaptıklarını bugün Yahudi, adı altında Siyonist yönetim, İsrail’deki Hitler’e rahmet okurcasına daha büyük bir soykırımla karşı karşıya… Bunu alenen yapıyor. Biz Saadet-Gelecek grubu olarak Meclis’te bir grup önerisi verdik, 6 parti grubu var. Bu gruplardan temsilciler seçelim, beraberce Mısır’a gidelim, Refah Kapısı’ndan Gazze’ye gidelim. Buradaki olayları yerinde görelim istedik ama grup önerimize Adalet ve Kalkınma Partisi Grup Başkanvekili sayın Özlem Zengin hanımefendi ‘Böyle bir teamül yok’ deyip reddettiler. Sonra 5 arkadaşlarımızı belirledik. Mısır’a gideceklerini, Refah Kapısı üzerinden de Gazze’ye gideceklerin bilgilerini arz ettik, dün telefon görüşmesi yaptılar… Şu ana kadar yazılı olarak cevap gelmedi. Bu sırada İnsan Hakları İnceleme Komisyonu toplandı ve Gazze’ye gitme noktasında çalışma başlattıklarını söylediler. Ama niye Meclis Genel Kurulu’nda Adalet ve Kalkınma partisi bunu reddetti? Orada ‘evet’ deseydiniz 6 parti birlikte heyet halinde gitseydik daha güçlü olmaz mıydı?”