SHP Genel Başkanlığı, Dışişleri Bakanlığı, Başbakan Yardımcılığı ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevlerinde bulunan deneyimli devlet ve siyaset adamı Murat Karayalçın Nilüfer’deydi. Nilüfer’in önemli tarım ve turizm merkezlerini ziyaret eden Karayalçın, tarım ve kentsel döşüm konusunda düzenlenen iki ayrı söyleşiye de katıldı.
Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, kentsel dönüşümün bölgesel olarak ele alınması gerektiğini belirtti. Deprem kuşağında yer alan Nilüfer’de bina bazlı dönüşümlerle depreme karşı önlem almasının zor olduğuna dikkat çeken Özdemir, “Dönüşümü sadece binaları yükselterek değil, eğitim, sağlık, otopark ve altyapı sorunlarını bütüncül bir şekilde ele alarak, doğayı ve çevreyi kirletmeden gerçekleştirmeliyiz. Eğer o bölgede yaratılan değer kentsel dönüşüm yapmaya yetmiyorsa, yeni imar alanları açarak o bölgedeki kaliteyi korumalıyız” dedi.
Başkan Özdemir, kentsel dönüşüm konusunun hiçbir ilçe belediyesinin tek başına çözebileceği bir sorun olmadığını vurguladı ve “Yürütücü, hak sahibi, belediye ve devlet birlikte karar almalı, ortak akılla hareket edilmelidir. Seçim dönemi boyunca hep ortak aklı vurguladık. Bunun dışındaki çözümler sorunu büyütmekten öteye gitmez” dedi.
Kararla halkla birlikte alınmalı
Hasan Ali Yücel Dünya Klasikleri Kütüphanesi ile Genç Kafe açıldı
Murat Karayalçın ise Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde hayata geçirdiği Dikmen Vadisi ve Portakal Vadisi projelerinden bahsederek, kentsel dönüşümün yerel bir gereksinim olduğunu ifade etti. Karayalçın, “Merkezi yönetim, belediyelerin kentsel dönüşüm projelerini onaylamalı. Ancak diğer taraftan belediyeler de bu projelerle ilgili tüm kararları halkla ortaklaşa almalı” diye konuştu.
Türkiye’yi önümüzdeki on yılda ciddi kentsel dönüşüm uygulamaları beklediğine dikkat çeken Murat Karayalçın sözlerini şöyle sürdürdü: “Kentsel dönüşüm projelerinin iki amacı olmalı; yapı stokunun depreme dayanıklı hale getirilmesi ve kentsel yaşam kalitesinin yükseltilmesi. İkincisi ele alınmıyorsa, bu sadece yapıların dönüşümü olarak kalır. Ancak mevcut altyapı ile kentsel dönüşüm olmaz. Yeni planlara ihtiyaç var. Ben, kentsel dönüşüm projelerini büyükşehir belediyelerinin üstlenmesi kanaatindeyim. Burada belediye devrede olmalı, vatandaşı müteahhit ile karşı karşıya bırakmamalı. Bakanlık ise kentsel dönüşümde standartları belirleyip, kredi sübvansiyonu gibi finansal enstrümanları devreye alarak buna destek olmalıdır. Bizim uygar ülkeleri yakalamamız burada ortaya çıkacaktır.”