Duayen gazeteci Güneri Cıvaoğlu, “Futbolda derin şiddet” başlıklı yazısında çarpıcı bilgiler verdi.
Fenerbahçe’nin Süper Kupa için Galatasaray karşısına U19 takımıyla çıkıp, Galatasaray’ın birinci dakika dolmadan attığı gol sonrası genç oyuncularının tamamını sahadan çekmesinin yankılarının sürdüğünü belirten Cıvaoğlu, şöyle devam etti:
Fenerbahçe’nin bu tavrının “Trabzon’da takımı taşıyan otobüsün kurşunlanmasından, son Trabzonspor maçı sonrasında sahayı basan, oyunculara saldıran holiganların cana kast eylemlerine kadar travmalar birikimi sonucu olabileceğine -görebildiğim kadarıyla- işaret edilmedi.”
Simon Cooper’in “KÜRESEL SPOR, KÜRESEL CİHAT” yazısını dehşet içinde okudum.
Bunlardan tüyleri diken diken eden bazılarını başka kaynaklardan da yararlanarak sunuyorum.
Cıvaoğlu, geçmişten örnekler anlattığı yazısında en çarpıçı örneği Irak’tan verdi ve şu ifadeleri kullandı:
Irak’ın devrik lideri Saddam Hüseyin 2012 olimpiyatlarına ev sahipliği yapmaya takmıştı kafasını.
100 bin kişilik bir stadyum inşasına emir vermişti.
Saddam sporla ilgili bütün işleri oğlu Uday’a devretmişti.
Uday, playboyla işkenceci karışımı bir çirkin karakterdi.
Irak Futbol Federasyonu, olimpiyat komitesi ve ulusal olimpiyat komitesi binasında bir de cezaevi oluşturmuştu.
Başarılı olmayan sporculara orada işkence yapılıyordu.
Çok sayıda Iraklı sporcu korkudan sporu bırakmıştı.
Milli bir futbolcu falakaya yatırılmıştı.
Sports Illustrate Dergisi’ne göre Uday 52 sporcuyu öldürtmüştü.