Habertürk televizyon kanalında dün akşam (7.03.2023) yayınlanan Kübra Par’la Açık ve Net programının konuklarından birisi de Muhalif yazarı ve Ankara Temsilcisi İnanç Uysal’dı.
Uysal’ın değerlendirmelerde bulunduğu bölümdeki konuşmalar şöyleydi:
Kübra Par:
Sayın Akşener’in son sözlerinden sonra masadaki hasar giderilir mi?
Kamuoyunun beklentisi nasıl ? Yani Kılıçdaroğlu adaylığı kamuoyunda nasıl yankılanıyor?
2 belediye başkanının durumu nasıl yankılanıyor? %100 kazanırız diyor Sayın Akşener , %100 kazanırlar mı ? Genel Havayı değerlendirirseniz memnun olurum.
İnanç Uysal:
Hem bir genel havayı değerlendireyim hem de bugün soru cevap bölümünden ne anladık diye bir bölüm var benim kafamda açıkçası.
Ben, bu 12 maddelik son mutabakat metni üzerinde sorduğumuz sorulardan şunu anlıyorum ki; artık bu metin üzerinde bir sürü çalışma yapılacak. Yani oralarda teknik detaylar, detaylandırılacakmış gibi duruyor. Bazı şeyler detaylandırılmadan, şu anki haliyle biraz muallak kalıyor. Onun dışında, şimdi iki belediye başkanının bir formül ile Başkan Yardımcılığı şeklinde tanımlanmasının ardından, Akşener’İn masaya geri dönmesi şeklinde tanımlanan sürecin; Millet İtttifakı tarafını hiç olmadığı kadar güçlendirdiğini söylemek istiyorum. Çünkü burada dışarıdan gelen Bağımsız desteklerin de önü bir şekilde açıldı. Ve muhalefet kanadında 3 ayrı adayı da destekleyen; bunu sahada da görüyoruz, sosyal medyada da gördüğümüz kadarıyla, birini istiyorum öbürünü istemiyorum diyen çok fazla bir kalabalık vardı. Şöyle bir şey hissettirilmesi belki mümkün olacak bu sayede. Sayın Kılıçdaroğlu’na oy verilirken, ruhen muhalif seçmen de Sayın Yavaş’ı ve Sayın Ekrem İmamoğlu’nu da seçtiği hissiyatı oluşturulacak.
Kübra Par :
Bu durum önemli İnanç Bey ama , bu biraz 12.maddede işte atanıp atanmayacaklarının Cumhurbaşkanı’nın uygun gördüğü zamana bırakılması, yetkilerinin belirlenecek olması gibi törpülemeler, bu hissin oluşması biraz zayıflatır mı ? Yani Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş destekçileri, buradan tam olarak iki belediye, sevdiğimiz iki isim yönetimde olacak duygusuna kapılacak mı? Kapılmazlar mı?
İnanç Uysal:
Zaten tam olarak söylemek istediğim bu. 12 maddenin üzerinde bir teknik çalışmanın yapılıp, detaylarının doğru anlatılması halinde bu ihtimalin çok güçlü olduğunu, bu haliyle kaldığında sıkıntı olduğunu düşünüyorum. İlk katılım; Sayın Kürşad Zorlu’yla beraber verilen o resim, inanılmaz sembolik bir resim. Çok büyük bir heyecan yaratmıştı biliyorsunuz. Akabinde şu an gösterdiğimiz resim aynı heyecanı yarattı, ancak metin o heyecanı yaratmadı. Bunun temel sebebinin bir hukuki çerçeve olduğunu düşünüyorum. Bu hukuki çerçeve açımlanabilir , halka da doğru aktarılabilirse ki bunun için yeterince zaman, yeterince bilgi birikimi de var Millet İttifakı’nda. Bunu yapabilirlerse işte o zaman 3 adaydan birini tercih edip, diğerlerini kesinlikle istemeyen seçmen profillerinin ruh halini bir araya getirebilirler ki , matematik kadar önemlidir biliyorsunuz seçimlerde ruh hali. Zaten 6’Lı masanın İttifaktan bağımsız şekilde ayrı ayrı kalmasında da ilk yıkılan şey o ruh hali olmuştu, sonradan da toparlandığını düşünüyorum. Bugün Sayın Kılıçdaroğlu’nun grup konuşmasında, ve Sayın Akşener’in sizin ekranlarınızda Fatih Altaylı’ya yaptığı açıklamalarda bunu tamir edebildikleri kanaatindeyim ben. Bir de şöyle bir şeyi söylemek isterim, yine sorduğumuz sorularla ilgili olarak, HDP’nin herhangi bir talebinin olmadığı da dünkü yayında Sayın Sancar tarafından açıklandı aslında. Bizim bir talebimiz yok, sadece gelsinler görüşelim, bir beklentimiz yok, bir isteğimiz yok dedi Sayın Sancar.
Kübra Par :
Ciddi bir diyalog istiyorlar yani bizi görmezden gelerek oylarımıza talip olmayın demek istiyorlar.
İnanç Uysal:
Aynen öyle , bizim bir talebimiz yok ama bizi de yok saymayın. Yani bizim varlığımızı kabul edin dediler. Buna Akşener’in verdiği cevapla, bir arada düşündüğümüzde bir sorun kalmaz gibi görünüyor. Ama yine de bunun üzerinden yürüyecek olan bir Cumhur İttifakı var. Benim burada çok merak ettiğim bir soru var. Bu soruyu sormak istiyorum. Şimdi Millet İttifakıyla , Cumhur İttifakı’nın yaklaşık olarak aynı değil mi anket sonuçlarında birbirine. Birisi 3 puan fazla birisi 4 puan az falan gidiyor. Bu durumda , her yorum şu şekilde yapılıyor , Millet İttifakı HDP’siz seçimi kazanamıyor. Bunun tersi doğru olmuyor mu o zaman?
Cem Küçük:
Tersi doğru olmuyor 2018’de Ak Parti HDP’siz kazandı.
İnanç Uysal:
2018’den bahsetmiyoruz. Şu an ki durumdan bahsediyoruz. Ak Parti’nin kendi koruduğu bölümü %40’a %40 görünüyor şu anda.
Cem Küçük:
Ak Parti kendi şeyini korursa ihtiyacı yok. İç Anadolu da çok güçlü olduğu 51 tane şehir var; Karadeniz, İç Anadolu gibi mevcut oyunu alırsa ihtiyacı olmuyor.
İnanç Uysal:
O zaman şu hesabı da yapabiliriz , Mansur Yavaş’ın da Başkan Yardımcılığı pozisyonunda olmasıyla beraber , İç Anadolu ve Karadeniz’de İyi Parti üzerinden de bu oylar , kararsız oyları Millet İttifakı’na devşirmesine mümkün olur.
Kübra Par :
Biraz bu iki Belediye Başkanı’nını Kılıçdaroğlu’nun ne kadar yanında ve vitrinde tutacağı da çok etkili olur.
Cem Küçük:
Şöyle olsaydı , İstanbul ve Ankara’yı kesin yardımcı yapıyorum deseydi olurdu. Ama muallakta bırakıyor onları da. Uygun gördüğüm zaman diyor.
İnanç Uysal:
O süreç çok önemli onu söylüyorum. Burada önemli olan şu , yani bir tarafın kesin ihtiyacı var HDP’ye, bir tarafında kesin ihtiyacı yok gibi de davranmamak lazım, söylemeye çalıştığım sadece bu.
