Kayıt dışı kaçak ve korsan anahtarcılar vatandaşlara fahiş fiyat uygularken aynı zamanda güvenlik açığı ortaya çıkıyor. Ankara Kilitçiler, Anahtarcılar ve Çilingirler Odası Başkanı Bahattin Polat, esnaflar arasındaki ‘haksız rekabet’ olduğunu belirterek, “Vergi dağılımında sıkıntılar var. Hükümet vergi veren ile vermeyen esnaf arasında korumayı sağlayamıyor. Esnaflar vergi meselesi yüzünden kaçak çalışmaya yöneliyor. O da ister istemez hem esnafı hem de vatandaşı mağdur ediyor. Vergi veren bir esnafın elektrik, su, eleman gideri varken diğer arkadaşın hiçbir gideri olmuyor. O yüzden rekabet artıyor” dedi. Kaçak ve korsan çalışan anahtarcıların vatandaşlardan fahiş fiyatlar talep ettiğine dikkat çeken Polat, “Vatandaşlarımızı bilinçlendirmeye uğraşıyoruz. Ama insanımız yine o telaşla odamıza üye olmayan birini çağırıyorlar. Sıkıntı yaşıyorlar. Mağdur oluyor. 10 liralık şeyi 100 liraya yaptırıyor. Daha sonra bunun peşine düşüyor. Vatandaş evine çilingir çağırdığında kilit/kapı açma tutanağı tutulmalı. Ellerinde bir belge olmalı” diye konuştu.
“Esnaflar kayıt dışı çalışıyor”
Ankara Kilitçiler, Anahtarcılar Ve Çilingirler Odası Başkanı Bahattin Polat, Elips Haber’e anahtarcı esnafının yaşadığı sıkıntıları anlattı. Esnaflar arasında haksız rekabet olduğunu söyleyen Polat, “Şu an en büyük sıkıntı esnaflar arasındaki haksız rekabetler. Vergi dağılımında sıkıntılar var. Ancak hükümet önlem almıyor. Vergi veren ile vermeyen esnaf arasında korumayı sağlayamıyor. O nedenle esnaflar vergi meselesi yüzünden kaçak çalışmaya yöneliyor. O da ister istemez hem esnafı hem de vatandaşı mağdur ediyor. Vergi veren bir esnafın elektrik, su, eleman gideri varken diğer arkadaşın hiçbir gideri olmuyor. O yüzden rekabet artıyor. Biz bunları şikâyet ettiğimizde hiçbir çözüm bulamıyoruz. Türkiye bir seçim ülkesi olduğundan her şeye göz yumuluyor, idare ediliyor ama esnaf zor durumda. Esnafa verilen destekler ve krediler dengesiz veriliyor. Bir odaya 600-700 lira para verilirken diğer odaya 100 lira veriliyor. Odalar arasında da dengesizlik var” dedi. Kaçak ve korsan anahtarcı sorununa dikkat çeken Polat, “Esnafımızın yaşadığı en büyük sıkıntı kaçak ve korsan anahtarcıların olması. Bunlarla ilgili mücadelemiz oldu. Vatandaşlarımızı bilinçlendirmeye uğraşıyoruz. Ama insanımız yine o telaşla odamıza üye olmayan birini çağırıyorlar. Sıkıntı yaşıyorlar. Mağdur oluyor. 10 liralık şeyi 100 liraya yaptırıyor. Daha sonra bunun peşine düşüyor. Vatandaş evine çilingir çağırdığında kilit/kapı açma tutanağı tutulmalı. Ellerinde bir belge olmalı” diye konuştu.
“Çilingirlik 4. seviye tehlikeli meslek grubuna giriyor: Kanun kapsamına alınmalı”
Mesleklerinin ‘iş yeri tehlike sınıfları’ listesinde 4. seviye tehlikeli meslek grubuna girdiğini belirten Polat, “Bizim mesleğimiz en tehlikeli 4. seviye meslek grubuna giriyor. Çünkü biz hayat kurtarıyoruz. Bunun kötüye kullanılması da hayat bitiriyor. Riskli bir işimiz var. Eşiyle kavga eden bizi arıyor. Evde ölü olan bizi arıyor. Hastası olan bizi arıyor. Evinde yemeği kalan bizi arıyor. Polis, emniyet, jandarma açamadığı kapılarda bizi çağırıyor. Ama bizim mesleğimizin hiçbir anlamı yok. Mesleğimiz bir türlü kanun kapsamına alınmadı” ifadelerini kullandı.
Microsoft, oyun biriminden yaklaşık 1900 çalışanını işten çıkaracak
“Kaçak ve korsan çalışmanın hiçbir cezası yok: Oda üyesi ve belgesi olmayan bu işi yapmamalı”
Kaçak ve korsan anahtarcı sorununa vurgu yapan Polat, şunları söyledi:
“Herkes bu işi yapabilir. Hiçbir cezası yok. Kaçak anahtarcılarla ilgili bize şikâyetler geldiğinde biz bunları gerekli mercilere iletiyoruz. Zabıta ve polislere şikâyet ediyoruz ama çoğunda sonuç alamıyoruz. Vatandaş mağdur olduğuyla kalıyor. Bize gelen şikâyetlere baktığımızda hep istek üzerine çağrıldığını ancak fahiş fiyat alınınca odaya şikâyet edildiğini görüyoruz. Önce oda üyesi esnaf bulunup çağırılsa belki bizim de oda olarak yaptırım gücümüz olur. İnsanlar odaya kayıt olmuyor çünkü odanın yetkisi yok. Odalar önceden ruhsat alımında izin veriyordu. Kimse ustalık kalfalık belgesi almadan dükkân açamıyordu. Şuan ki kanuna göre; önce dükkân açıyor. Daha sonra belgesi olursa iş yapıyor ama dükkân açtıktan sonra bu işler unutuluyor. ‘Belgesi olmayan bu işi yapamaz’ kanununun getirilmesi ve bu işin kontrol altına alınması lazım. Bizim meslekten hırsız da iyi bir usta da çıkabilir. Oda üyesi ve belgesi olmayan bu işi yapmamalı”
“Herkes memur olma derdinde, eleman yetişmiyor: Esnaf küçülmeye gidiyor”
Eleman sıkıntısına işaret eden Polat, sözlerine şöyle devam etti:
“Eleman bulmakta zorlanıyoruz. Bunun da en büyük nedeni bizim mesleğimizin bir niteliği yok. Adam usta olamıyor. Taş yerinde ağırdır. Mesleğin niteliği olmazsa adam yarın ‘Ben bir şey olamıyorum’ diyecek. Bu işlerin lise seviyesine çıkması ve mesleğe yönlendirme yapılması gerekiyor. Herkes memur olmaya uğraşıyor. ‘Belli bir mesai saatim ve tatilim olsun’ istiyor. Herkes ‘Mesaimi doldurayım, gideyim’ derdinde. İnsanlar meslek seçiminde bizim mesleği tercih etmiyor.
Şu an esnaf ayakta durmaya uğraşıyor, küçülmeye gidiyor. Bizim esnaflarımızın yüzde 80’i tek kişi çalışıyor. Varsa çocuğu, yoksa hanımlarını bu işe yönlendirmeye uğraşıyorlar. Bundan 10 yıl sonra kimse usta bulamayacak. Bu iş çok sıkıntılı bir hal alıyor.”
“Kapı açtırmanın maliyeti 300 TL oldu”
Yeni yılda fiyat tarifelerinin güncellendiğini ifade eden Polat, “Yale anahtar 35 TL, bilyalı anahtar 50 TL, manyetik göstergeç 50 TL, fiyam (çivi) anahtar 50 TL, iç oda anahtarı ise 50 TL’den yapılıyor. Kapı açtırma ücretini ise 300 TL olarak belirledik. Arkasında anahtar unutulmuşsa 350 TL oluyor. Biz fazla fiyat uygulamıyoruz. Bir anahtarı kaybetmediğiniz ve kırmadığınız sürece 10-15 yıl kullanabilirsiniz” dedi.
“Akıllı kilit sistemlerini destekliyoruz”
Parmak izi, kartla okuma, yüz tanıma gibi yeni nesil akıllı kilit sistemlerine değine Polat, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bizler açısından iyi ancak bizden büyük ustalar olduğu ve hepsi mekanikten geldiği için o teknolojiyi kaldıracak sistemleri yok. Ustaların yüzde 80’i 40 ve üzeri yaşlarda. Çok az yetişen var. Elektronik şifre geçişi bir binaya takıldığında oradaki anahtar sistemi tamamen ölüyor. Şifreyle, yüz tanımayla ve boncukla geçiliyor. Aslında anahtarcı mesleğini iyi kullanabilse bu gelişme iyi. Kendimizi oraya adapte edemiyoruz. Ustalar hep mekanikten geldiği için elektroniği fazla beceremiyorlar. Ama olması gerekiyor ve teknoloji ona evriliyor.”
Kaynak: Deniz Dalgıç