AK Parti’nin sokak hayvanlarının barınaklara toplatılması ve 30 gün içinde sahiplenilmeme durumunda uyutma işleminin uygulanmasını ön gören yasa tasarısı tartışma yarattı.
Birgün Ege’nin aktardığına göre; İzmir ve İstanbul’da yasa tasarısına tepki göstermek isteyenler için yarın miting düzenlenecek. İzmir’de saat 15.00’da Cumhuriyet Meydanı’ndan Gündoğdu Meydanı’na yürüyüş, İstanbul’da ise saat 13.00’da Yenikapı Meydanı’nda miting gerçekleşecek.
İzmir’deki mitinge çağrı yapan Avukat Bilge Berk, “Sistem kar etmediği hiçbir varlığı barındırmak istemiyor, bu canlı olsa da…Hatta acımasız formüllerle üzerinden kar etmeye çalışıyor. Nefret kültürü yaratıldı. Ve şu an ki düşman zavallı çocuklarımız sokak kopeklerimiz. En eski ve bize en yakın dost. Onları ormanlardan alıp evcilleştiren biz olmasına rağmen şu an onları istemiyoruz. Biz değil tabi ki. Mücadelemiz hak temeli üzerine kuruludur. Türlerin eşitliği söz konusu. Ve haksız yere hiçbir canlı demir parmaklıklar ardına konulamaz. Yazık ki cezasızlık politikası misal Elazığ barınak davasında sanıkların suçu kabul etmesine rağmen hayvancağızların açlıktan birbirlerini yemiş olmaları ve canların damarlarının kesilerek öldürüldüğü raporlarda olmasına rağmen kamu zararı olmadığı için beraat ettiler” diye konuştu.
“Barınaklara karşıyız”
Avukat Berk şunları dile getirdi:
“Yakın zamanda Konya Kürek davasında kafasına kürek vurularak öldürülen köpek münferit olmayıp yazık ki tüm barınaklarda sistemli işkenceye uğramaktadırlar. Yalan algılar sahte hesaplar oluşturuldu. Doğal yoldan ölen bir kişi için dahi kopek saldırdı denilerek köpeklere düşmanlık artırıldı. Şimdi korkunç duyumlar var. 30 gün içinde sahiplenilmeyen hayvanlar öldürülecek. Uyutulacak kibarcası… Sokak hayvanları barınaklara konulacak deniliyor. Barınak eşittir ölüm kampı. Barınakları bilen bilir. Ufacık yerde aç susuz yaşamaya çalışan çocuklar. Zaten bebek köpeklerin yaşama şansı imkânsız. Viral hastalıklar çok. Kesinlikle barınaklara karşıyız. Yıllardır bu sokak canlarıyla beraber yaşadık. Eğer belediyeler kısırlaşma yapar, üretim ve satışa kayıtsız son verilirse popülasyon sorunu çözülecek. Ancak bu işlerine gelmiyor. Oysa ki can sorumluluğu her şeyin üstünde gelmeli. Tarkovsky yaşamın anlamını iyilik ve kötülükte iyilik uğruna mücadelede bulur. Hrant Dink güvercin tedirginliğinde yaşamaktan bahsetmiş ve halka güvenmişti. Biz yaşam hakkı savunucuları kopek tedirginliği yaşıyoruz ama bilinsin ki biz bitti demeden bitmez. Bu yürüyüş tarihe atılmış bir imzadır.”