Mehmet KAYA
Heyetin 4. Madde kapsamındaki değerlendirmenin raporu IMF İcra Direktörleri Kurulu’na sunulacak ve burada kabul edildikten sonra yayımlanacak.
Türkiye heyetinin incelemeleri sonrasında yapılan yazılı açıklamada şunlar kaydedildi:
“IMF Türkiye heyeti, Türkiye’nin mevcut güçlüklerin üstesinden gelebilmesi için Merkez Bankasının bağımsızlığını güçlendirme yönünde adımlarla birlikte ivedilikle politika faizlerini artırmayı tavsiye etti. Bu türden eylemler enflasyonu kalıcı şekilde azaltmaya yardımcı olacak ve (Merkez Bankasının) rezerv tamponlarının zaman içinde yeniden oluşturulmasına imkan sağlayacaktır.”
IMF açıklamasında, yüksek enflasyon ve artan mali risklere işaret edilerek, sıkı maliye politikasının böyle bir ortamda kırılgan kesimlere yönelik hedefli yardımlar yapılmasına imkan sağlayacağı belirtildi.
IMF açıklamasında, bu politikalar uygulandıktan sonra enflasyondaki düşüş sürecinde, devletin finansal piyasalara daha az müdahale etmesi, kredi tahsisine daha az karışması amacıyla Kur Korumalı Mevduat dahil makro ihtiyati tedbirlerden aşamalı olarak çıkması tavsiyesi de yer aldı.
IMF Bölüm Direktörü Donal McGettigan’ın başkanlığındaki IMF Türkiye masası heyetinin 14-26 Ekim günleri arasında Türkiye’de Ankara ve İstanbul’da kamu ile özel sektör temsilcileriyle görüşmeler yaptığı kaydedildi. Değerlendirmenin kapsamı, “Türkiye ekonomisinin Covid-19 salgınından bu yana gösterdiği performans ve Türkiye’nin önündeki politika zorlukları” olarak nitelendi.
IMF açıklamasında, bu kapsamda, özel sektör teşviklerinin salgının ilk etkisinden sonra güçlü bir toparlanma sağlandığı belirtildi. Mevcut kırılganlıklara ilave olarak 2021 sonunda başlayan politika faiz indirimlerinin ise TL’nin değer kaybı ve enflasyonun yükselmesine yol açtığı belirtildi. Açıklamada, TL üzerindeki baskıların makro ihtiyati tedbirler, Kur Korumalı Mevduat ve döviz müdahaleleriyle azaldığı; buna karşılık Ukrayna’da başlayan savaşın yüksek fiyatlı enerji ithalatı kanalınndan ekonomik baskı oluşturduğu kaydedildi.
