Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, futbol dünyasının 18 ünlü ismini milyonlarca dolandırdığı iddia edilen bankacı Seçil Erzan davası hakkında değerlendirmelerde bulundu
Selvi, iddianameye ilişkin Fatih Terim isminin geçmemesi konusuna dikkat çekti ve şunları yazdı:
“1- Seçil Erzan’ın dolandırdığı kişilerin tamamı aynı zamanda Fatih Terim’in çevresini oluşturuyor. Fonun adına ”Fatih Terim fonu” deniliyor. Seçil Erzan, Fatih Terim’in damadı Volkan Bahçekapılı, işadamı İbrahim Çağlar ve Ömer Kahraman’a Fatih Terim’in de bu fona para yatırdığını söylüyor. Bunlar Fatih Terim’in etrafındaki insanlar. Biri Fatih Terim’e böyle bir fondan haberi olup olmadığını sormuyor mu? Fatih Terim, futbolcular Arda Turan ve Emre Belözoğlu ile Denizbank’ın genel müdürlük binasına gidiyor. Hakan Ateş’e bu paraları Denizbank’ın ödemesinin mümkün olup olmadığını soruyor, 3 milyon dolar alacağı için banka çalışanı Rüya Hanım’la yazışıyor ama iddianamenin hiçbir yerinde Fatih Terim yer almıyor. Bir el, ‘İmparator’u koruyor mu? 2- İkinci kayıp halka Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş ve Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Aydoğdu ile ilgili. Çünkü Seçil Erzan fon vaadiyle kandırdığı müşterilerine Hakan Ateş ve Mehmet Aydoğdu’nun bu fonun arkasında olduğunu söylüyor. Paraların bir kısmını bankada bir kısmını dışarıda alıyor. İşlemlerin bankanın log kayıtlarına düştüğünü söylüyor. Aldığı paraların karşılığı bankanın antetli kâğıtlarına ıslak imzalı evraklar veriyor. Bu olay savcılığa intikal etmeden önce Denizbank yöneticileri Seçil Erzan’ı alıkoyuyor, koluna serum takılıyor. Cep telefonun sim kartı kırılıyor, evindeki aramada çıkan bir mali tablo hazırlanıyor ve sürekli olarak ‘Bu bir zimmet olayı değil, biz seni kurtarırız’ diyorlar. Ama bu işin içinde banka yöneticileri ve Denizbank geçmiyor. 3- Üçüncü bir nokta ise para yok. Her şey var, herkes var bir tek ortada para yok. Para dediğin tam 45 milyon dolar. Üç kayıp halkaya işaret ettim. Ama bu işi takip etmeye devam edeceğim.”