ABD bu kez iki Rus vatandaşının, Amerikan havacılık teknolojisiyle ilgili Rusya’ya yasa dışı yollardan satış yapmaları skandalıyla çalkalanıyor. Bu iki Rus vatandaşı teknoloji satışından elde ettikleri milyonlarca doları bir Türk bankası üstünden transfer etmişler. Airjournal fr. havacılık haber sitesinin haberini okuyalım:
“İki Rus vatandaşı bu hafta çıkarıldıkları mahkemede Amerikan havacılık teknolojisiyle ilgili Rusya’ya yasa dışı yollardan satış yapıp ECRA’yı ( İhracat Kontrol Roformu Yasası) ihlal etmekten suçlu olduklarını kabul ettiler. Sanıklardan Oleg Sergeyeviç Patsulya bu yolla kara para akladığını da itiraf etti.
“Mahkeme tutanaklarına göre Florida’da ikamet eden Patsulya’yla Vasili Sergeyeviç Besedin’in başka suç ortakları da varmış. İkili Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin başlangıcında tam ABD’nin Rusya’ya yaptırımları sertleştirmeye başladığı Mayıs 2022’de tezgahlarını kurmuşlar. “
ABD Adalet Bakanlığı’nın resmi internet sitesinde de şu haber yer alıyor:
“ABD Adalet Bakanı Merrick B. Garland konuyla ilgili şunları söyledi: ‘İki sanık ülkemiz için çok hassas olan havacılık teknolojisini Rusya’nın Ukrayna’yı işgale başladığı dönemde bu ülkeye kaçırarak Amerika’nın ulusal güvenliğini korumada hayati önem taşıyan yasaları ihlal etmişlerdir. Sanıkların suçlarını itiraf etmeleri bakanlığımızın, ülkemizi tehlikeye sokan ama hasımlarımıza yarar sağlayan bu yasa ihlallerine ne kadar hassas yaklaştığını göstermektedir.’
“FBI Direktörü Christopher Wray ise şu ifadeyi kullandı: ’ABD ekonomisinin güvenliğine tehdit ulusal güvenliğimizin tehdit altında olması demektir. Hasımlarımız kendi ekonomilerini güçlendirmek için teknolojimizi çaldıklarında ekonomimiz yara almaktadır. Hayati önemi haiz teknolojimizin yasa dışı yollardan ihraç edilmesine geçit vermeyeceğiz.’”
Şimdi meselenin can alıcı bölümüne geliyoruz. ABD Adalet Bakanlığı’nın resmi sitesinden okumaya devam edelim:
“Patsulya ve Sesedin isimli sanıklar teknoloji satışları sırasında hem kendi gerçek kimliklerini gizlediler hem de satışlarda hayali bir takım şirket isimleri gösterdiler. Örneğin Arizona’daki bir şirketle anlaşma yaparlarken şirketten satın aldıkları uçak parçalarını Türkiye’deki bir kuruluşa satacaklarını söylediler. Oysa esas satış Rusya’daki havacılık şirketlerine yapılmıştı. Paralar da Patsulya’nın Amerika’daki bir banka hesabına Türkiye’deki bir bankadan transfer edilmişti. Türkiye’deki söz konusu bankaya da o para daha önce Rusya’daki bir bankadan havale edilmişti.
“Bütün bu işler olurken Patsulya’nın en büyük ortağı olduğu MIC P&I LLC adlı şirkete, Rus havacılık şirketlerinin Türkiye’deki bankaya gönderdiği 4 milyon 582 bin 288 dolar transfer edildi. “
Haberde davanın karar duruşmasının Haziran ayında yapılacağı belirtiliyor.
Yıllardır söylüyoruz. Hiç kimsenin Türkiye’yi dünya kamuoyu önünde “serseri ya da haydut devlet” ( rogue state) olarak gösterme hakkı yok. Bunu yapanlar bir gün mutlaka yaptıklarının bedelini ödeyeceklerdir. Öyle bir kafa atıp, bir kaç yumruk sallayarak surat morartıp kol kırmakla kalmazlar. Mazallah adamın başına daha da kötüleri geliverir.
Avrasyacılık oyunu oynamaya kalkıp, Rusya gibi bir ülkenin koltuğunun altına girmenin nelere mal olduğunu yaşayarak görüyoruz. AB bizi almıyorsa biz de Şanghay Grubu’na üye oluruz, cinfikrinin dolaşıma sokulduğu dönemleri hatırlatırım. Hatırladığım daha çok şey var. The Moscow Times adlı Rusya’nın İngilizce yayın organında 2019’da yayımlanan makale mesela… “NATO’daki Adamımız: Neden Putin’in Şansı Erdoğan” başlıklı yazı… Merak eden sözünü ettiğim yazıyı internette bulabilir.. Daha önceki yazılarımdan birisinde de konu etmiştim. S400 hava savunma füzelerinin Rusya’dan tam 2.5 milyar dolara satın alınıp sözüm ona NATO’ya, “Oh oh,” çekildiği yıl yayımlanmıştı. Ne oldu? S400’ler tıkıldıkları depoda çürümeye terk edildi. Neyin karşılığı? O hala sır. Gün gelir öğreniriz.
Kutsal Devlet Baba biz evlatlarına uygun bulduğunda bütün gerçekleri aydınlatıverir. Bizler de Devlet Babamız sayesinde irşad oluruz. Uyan ey ahali, “Devlet” dediğin ödediğin vergilerden maaşını alan bir avuç atanmış bürokrat. Aldığı maaşla sana hizmet vermek, sorunlarını çözmekle görevli. Ama kendine “Devlet” adını koyan bu bürokrat tayfası aklına eser, gözünün üstünde kaşın var, deyip seni yok eder; ülkede istediği gibi at koşturur. Memleketi babasının çiftliği sanır. Sen gözünü açıp, “N’apıyosuuun leyyn,” diye bağırmazsan da tepene binmeye devam eder. Daha açık söyleyeyim eh halkım! Bu kendine Devlet adını yakıştıran bir avuç atanmış, senin hizmetçin. O hizmetçilerine diyeceksin ki: “Haddini bil. Benim paramla maaşını alıyorsun. Sen bana hizmet etmekle görevlisin. “ Sen susup boynunu büktükçe, bütün sorunlarının çözümünü onlardan bekledikçe daha çok beklersin. Uyan tatlı uykundan! Sen uyanmazsan o sırtlanlar seni kahvaltılarında bir lokma etmeye hazırlar.
Dönelim ABD’deki havacılık teknolojisi casusluğu davasına… Tayyip Erdoğan’ın bu davadan haberi olduysa ciddi biçimde tedirginlik duyduğunu düşünürüm. Baksanıza, ABD Adalet Bakanlığı resmi sitesinde Rusya’nın teknolojik casusluk faaliyetlerine bir Türk bankasından para transferleri yapıldığı yazılı.
Tam Dünya Bankası’ndan (bunu IMF diye okuyun) yaklaşık 18 milyar dolar kredi geliyor diye zil takıp oynadığımız bu dönemde Rus teknolojik casusluk faaliyetlerinin Türkiye üstünden yapıldığının açık ediverilmesine ne buyurulur? Hele de AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, ABD Başkanı Joe Biden’ın daveti üstüne 9 Mayıs’ta Washington’ı ziyaretinin hemen öncesinde bu skandalın patlak vermesine ne dersiniz?