Türk oyuncular Esra Bilgiç ve Birkan Sokullu, Katar’da Doha Film Enstitüsü (DFI) tarafından düzenlenen Ajyal Film Festivali’nin konuğu oldu.
Oyuncular, bu yıl “Anlamlı Anlar” temasıyla gerçekleştirilen festivalin “Bölgesel Bakış Buluşmaları” oturumlarında basın mensuplarıyla bir araya geldi.
Mayıs ayında TOD platformunda yayımlanan “Zamanın Kapıları” dizisinde başrolleri paylaşan Birkan Sokullu ve Esra Bilgiç, AA muhabirine festivale davet edilmeleri ve yerli yapımların gördüğü ilgi üzerine açıklamalarda bulundu.
“Çok fazla talep olduğu için çok fazla iş yapılıyor”
Sokullu, “Zamanın Kapıları” dizisinin Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgesinde çok beğenildiğine dikkati çekerek, bu sebeple Ajyal Film Festivali’nin açılış seremonisine davet edildiklerini söyledi.
Türk yapımlarına duyulan ilgiden memnun olduğunu ifade eden Sokullu, “Sektöre dair eleştirileri normal buluyorum. Çok fazla talep olduğu için çok fazla iş yapılıyor. Yılda 60-70 iş giren bir ülkede tabii ki hikayelerin birbirine benzemesi ve ilham alması kadar normal bir şey olduğunu düşünmüyorum.” dedi.
Sokullu, hikayesi iyi projelerin geleceğe kalabileceğini vurgulayarak, son 5 yılda uluslararası anlamda çok fazla talep gören yapım sayısının azalmış olabileceğini ama bu durumun üretimin çokluğuyla alakalı olabileceğini dile getirdi.
“Genelde oynadığım karakterlerle çağrılıyorum”
Bilgiç de seyircinin ilgisinin ve diziyi beğenmesinin gurur verici olduğunu ifade ederek, “Bazı işler beğenilir, bazıları beğenilmez. Bir işin televizyonda kalması, sinemada çok izlenmesi için çok etmen var. Tabii ki bazısı beğenilecek, bazısı beğenilmeyecek.” diye konuştu.
“Zamanın Kapıları” dizisinin ikinci sezonu için senaryo okumaya başladıklarının bilgisini veren Bilgiç, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yeni sezon için başka bir yaratımda bulunmak üzere konuştuk. Çok daha motive olarak işe başlamayı düşünüyoruz. Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgesinde dönem işlerini çok seviyorlar. Dönem işlerinde yer almayı ben de çok seviyorum. Yaptığım işler burada hep karşılık buldu. İşlerin tamamını izliyorlar ve seviyorlar. Ben geldiğimde genelde oynadığım karakterlerle çağrılıyorum.”
Uluslararası basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Bilgiç, “Nuri Bilge Ceylan ile çalışmak ister misiniz?” sorusu üzerine, “Bağımsız sinemanın oyunculuğa çok katkısının olduğunu düşünüyorum. Türk sinemasının kıymetli yönetmenlerinden biri ve benim de sıkı bir izleyicisi olduğum Nuri Bilge Ceylan ile çalışmayı isterim. Cannes Film Festival’inde ona gösterilen ilgiyi gördüğümde çok gurur duydum. Türkiye’den çıkan yeni nesil çok yetenekli genç sinemacılar var, onların isimlerinin de gelecekte duyulacağına inanıyorum.” ifadelerini kullandı.
Esra Bilgiç, Gazze’de yaşananlarla ilgili Türk film endüstrisinin neler yaptığına ilişkin soruya, “Sinemanın bir şeyleri değiştirme gücüne sonsuz inanıyorum ve bunun güçlü bir kanıtı olarak Türkiye’den bir oyuncu olarak sizlerin karşısında bulunmamı gösterebilirim. Bu evrenselliğin değişime katkısı tartışmasız. Benim açımdan işimi iyi yapmak, gençlere iyi bir örnek olmak ve oyunculuğun nasıl yapıldığını göstermek, benim için değişimi başlatmanın bir noktası. Sinemanın birleştirici ve değiştirici gücüne sonuna kadar inanıyorum. İşimi iyi yaparak, iyi bir oyuncu ve iyi bir insan olarak o değişime küçük de olsa bir katkı sağlıyorum.” yanıtını verdi.
