Aleksander İskandaryan Ermenistanlı tanınmış bir siyaset bilimi uzmanı. Uluslararası alanda pek çok düşünce kuruluşuyla birlikte çalıştı. 2018’de Erivan merkezli Kafkas Enstitüsü’nü kurdu. Geçtiğimiz hafta Ermenistan’dan akademisyenlerin oluşturduğu bir heyetle Ankara ve İstanbul’da temaslar yaptı. İskandaryan’la Ankara temaslarını, Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin geleceğini ve Ermenistan’la Azerbaycan arasında Karabağ Savaşı’ndan sonra ortaya çıkan durumu konuştuk.
Türkiye’yle Ermenistan on küsur yıl önce futbol diplomasisi kurmuşlardı. Sonra ne olduysa oldu; eski gerginlik dönemine dönüldü. Siz ilişkilerin gelişmesinden umutlu musunuz?
A.İ.-Ülkelerimiz arasında diplomatik ilişki yok. Ortak sınırımız kapalı. Türkiye’yle Ermenistan arasında üçüncü bir taraf var. Bir üçgen içindeyiz. Türk siyasetçilere, bu durumu resmen sorduğunuz zaman, hayır, diyebiliyorlar. Gerçekçi olmak istiyorsak ilişkileri ikili çerçevede yürütmeliyiz.
Dediğiniz gibi on yıl kadar önce ülkelerimiz arasında yürütülen futbol diplomasisi çıkmaza girdi. Bunun nedeni Azerbaycan’dı. Bugün aynı durum belki de kötüleşerek sürüyor.Çünkü 2020’de bir savaştan geçtik. Savaşta Türkiye gayet açık biçimde Azerbaycan’ın tarafını tuttu. Taraf tutmakla kalmadı, SİHA, her türlü lojistik destek ve başka silahlar da verdi.
Savaş bitti. Ama statüko devam ediyor. Bazen Erivan’dan baktığınızda paranoyaya kapılabilirsiniz.Bir doğudan, bir de Batı’dan Ankara’dan baktığınızda gördüğünüz iki tane Bakü var.
Türklerle konuştuğumuz zaman kendi sorunları ve isteklerinden söz etmiyorlar; hep Azerbaycan’ın istekleri ve sorunlarını dile getiriyorlar. Daha açık söyleyeyim. Temaslarda ikili sorunlar değil, sürekli üçüncü tarafın sorunları masaya yatırılıyor…
Köşe yazısının tamamını aşağıdaki linkten okuyabilirsiniz.