“Bir senaryoyu açıp ‘güçlü kadın başrol’ kelimelerini okumak şimdiye kadarki en kötü şey,”
Emily Blunt’ın üstlendiği pek çok rolü “güçlü kadın karakter” olarak tanımlamak mümkün ancak ünlü oyuncu bu tanımlamadan bıktığını belirtiyor.
The Telegraph’a yeni çıkan Amazon Prime western dizisi “The English”in tanıtımını yapan Blunt, “güçlü kadın başrol” olarak etiketlenen karakterin olduğu senaryoları almaktan sıkıldığını söyledi. “Bir senaryoyu açıp ‘güçlü kadın başrol’ kelimelerini okumak şimdiye kadarki en kötü şey. Bu gözlerimi devirmeme neden oluyor.” diyen Blunt, bu rollerde tüm zamanını sert davranarak, kaba sözler söyleyerek geçirmek zorunda olduğunun altını çizdi.
Blunt, detaylı yazılmış, ilgi çekici rolleri tercih ettiğini söyledi ve “The English” dizisindeki rolü de bu nedenle kabul ettiğini açıkladı. Dizide oğlunun intikamını almak için harekete geçen ve toprağını geri almak için çabalayan yerli bir çiftçiyle (Chaske Spencer) ortak olan Cornelia karakterine hayat veren yıldız karakterinin çok yönlülüğüne hayran kalmış:
“Masum ama saf değil, bu da onu hesaba katılması gereken bir güç yapıyor. Sırrı olan karakterleri seviyorum. Ve Cornelia’nın canlılığını, umutluluğunu, suçsuzluğunu sevdim… Eli’yi ürküterek sessizliğinden çıkardı ve farklılıkları önemsiz hale geldi çünkü hayatta kalmak için birbirlerine ihtiyaçları vardı. Bunun çok havalı olduğunu düşündüm.”
Sonn zamanlarda “güçlü kadın” şeklinde etiketlenen rollere karşı çıkan tek isim Emily Blunt değil. Marvel’ın “She-Hulk” dizisinin yıldızı Tatiana Maslany de bu etiketlemeyi indirgeyici bulduğunu açıklamıştı.