Yeni yıl için asgari ücretin belirlenmesine kısa bir süre kala Birleşik Emekliler Sendikası üyeleri, TÜİK İstanbul Bölge Müdürlüğü”nün Maltepe’de bulunan ek hizmet binasının önünde bugün eylem yaptı. Alışveriş yapamadıklarını belirten boş poşetlerle yapılan eylemde, “Ayrımsız bütün emeklilere zam” ve “İktidar, emeklinin yaşamını hedef aldığında 16 milyon emekli iktidara direniş olur” yazılı dövizler açıldı. Birleşik Emekliler Sendikası Başkanı Mahmut Şengül, emeklilerin açlığa ve sefalete teslim edildiğini dile getirdi.
Birleşik Emekliler Sendikası üyeleri, 2024 yılı asgari ücret çalışmaları sürerken, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) İstanbul Bölge Müdürlüğü’nün Maltepe’de bulunan ek hizmet binasının önünde boş poşetlerle eylem yaptı. Sendika Genel Sekreteri Aysel Lüle, “Yönetememenin faturasını maalesef biz emeklilere ve asgari ücretlilere kesmektedirler. 16 milyon emekli adına iktidara sesleniyoruz. Krizi biz yaratmadık, faturasını da biz emekliler ödemeyeceğiz” dedi.
“ÇAY KAŞIĞIYLA VERİP KEPÇEYLE ALACAKLAR”
Hazırlanan ortak metni okuyan Birleşik Emekliler Sendikası Genel Sekreteri Aysel Lüle de şunları söyledi:
“Bizim burada olduğumuz saatlerde Asgari Ücret Komisyonu toplanıyor. Asgari ücret oranı ve buna bağlı olarak emekli maaş artışları belirlenecek. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in açıklamalarına baktığımızda yüksek enflasyona gerekçe olarak toplumun en mağdur kitlesi olan emekli ve asgari ücretlinin maaş artışlarını gösteriyor. Bu da iktidarın emekliye ve asgari ücretliye yapacağı artış oranı ile ilgili bizlere ipucu vermektedir. Günümüzde gerçek açlık sınırının 17 bin TL’ye yükseldiği, yoksulluk sınırının ise 50 bin TL’ye yükseldiği bu süreçte iktidarın kafasındaki rakam ise emekliye 10 bin 500, asgari ücretliye ise 14 bin TL’yi reva görmektir. Bizler biliyoruz ki, ocak ayında emekli ve asgari ücrete yapılacak artışların hemen sonrası bütün tüketim ürünlerine yüksek oranda zamlar yapılacak. Yani çay kaşığıyla verecek, kepçeyle alacaklar. Bu şartlarda emekliler, barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarını karşılayamayacak.
“YÖNETEMEMENİN FATURASINI BİZE KESİYORLAR”
Biz emekliler olarak en düşük taban emekli aylığının 18 bin 500 TL’ye yükseltilmesini, emekliye iki bayramda verilen yardımın asgari ücret oranına yükseltilmesini talep ediyoruz. Biz emekliler biliyoruz ki, bugün toplumun en yoksul kitlesi hâline gelmemizdeki gerekçe, bugünkü iktidarın ekonomik politikalarının iflas etmesinden kaynaklıdır. Yönetememenin faturasını ise maalesef biz emeklilere ve asgari ücretlilere kesmektedirler. 16 milyon emekli adına iktidara sesleniyoruz. Krizi biz yaratmadık, faturasını da biz emekliler ödemeyeceğiz. Kendilerine zengin, şatafatlı sofralar kurdular, yediler, içtiler; şimdi de biz emeklilere ‘Sofrayı toplayın’ diyorlar. Biz emekliler barınma, sağlıklı beslenme, eğitim gibi en temel haklardan faydalanamıyoruz. Sahte TÜİK verilerine göre değil; halkın çarşıda, pazarda hissettiği ve yaşadığı gerçek enflasyon oranında, en temel hakkımız olan insan onuruna yakışır şekilde ücret talep ediyoruz.”