Önde gelen endüstriyel dikiş ve nakış iplikleri, teknik ve sürdürülebilir iplikler üreticilerinden Durak Tekstil, kuruluşunun 50. yılını kutladığı 2022’de önemli bir başarıya daha imza attı. Firma, Türkiye Cumhuriyeti Ticaret Bakanlığı Turquality Marka Destek Programı’na katılmaya hak kazandı ve Turquality çalışmalarını başarıyla sonuçlandırmak için önemli bir eşiği aştı. Küresel pazarda Türk firmalarının daha rekabetçi ve güçlü bir konuma ulaşmasını desteklemeyi amaçlayan Marka Desteği sayesinde Durak Tekstil, öncelikli pazarlarda hem kendi gücünü artıracak hem de Türk ekonomisine önemli döviz girdisi sağlayacak.
Ülkemizde 153 firmanın Turquality kapsamında Marka Destek Programı’na katılmaya hak kazandığını söyleyen Durak Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Kuru, bu prestijli ve önemli desteği almanın kendilerini hem gururlandırdığını hem de büyük bir sorumluluk yüklediğini dile getirdi. Turquality konusundaki ilk hazırlık çalışmalarının 5 yıl önce başladığını hatırlatan Kuru, “Bir yıl önce dokümantasyon aşamasına geldik ve bu süreci başarıyla ilerlettik. Turquality adayı olabilmek için buna uygun bir yapınızın olması gerekiyor. Bu çerçevede Durak Tekstil’in marka gücü ve markanın gelişimi, markanın bundan sonraki süreçlerde yeni pazarlara hakimiyeti ve buralardaki iş planları temel inceleme konuları oldu. Bunun için bağımsız bir denetim şirketi ve bakanlık tarafından ciddi incelemelerden geçtik ve yüksek puanlar alarak uluslararası normları karşıladığımız teyit edildi. Marka Desteği almamız aynı zamanda güçlü kurumsal yapımızın, sağlam tedarik zincirimizin ve inovasyon odaklı üretim ve ürün geliştirme süreçlerimizin de bir teyididir” dedi.
Marka Desteği yurt dışı çalışmalarını hızlandıracak
Durak Tekstil’in hem yerel hem de küresel pazarda kısa, orta ve uzun vadeli stratejiler ve planlarla ilerlediğini ifade eden Hüseyin Kuru, önümüzdeki 5 yıla ilişkin yurt dışı projeksiyonlarının hazır olduğunu, Marka Desteği’nin bunların daha hızlı ve efektif hala gelmesini sağlayacağını vurguladı. Marka Desteği süresinin 4 yıl olduğunu belirten Kuru, bu dönemde belirledikleri 5 ayrı ülke pazarına odaklanacaklarını ve belirlenen limitler çerçevesinde yatırım desteği alacaklarını anlattı. Durak Tekstil’in Turquality Marka Desteği Programı kapsamında yurt dışında yapacağı çalışmalar hakkında bilgi veren Kuru, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yurt dışında Durak Tekstil markasının tanıtımı, potansiyeli yüksek pazarlara girişi ve mevcut pazarlarda gücünü artırmaya dönük çalışmalar gerçekleştireceğiz. Bu çerçevede pazar araştırma çalışmaları, ürünler ve teknik üstünlükler konusundaki konferans ve seminerler düzenleme, sektörel çerçevede önemli fuarlara katılım, hedef ülke pazarlarında satışa dönük yapılandırma ve ofis açılışları gerçekleştirilecektir.”
Durak Tekstil’in ana pazarları arasında Avrupa ve Amerika’nın öne çıktığını söyleyen Kuru, bu bölgelerde spesifik bir ürünle ilerlemeyeceklerini, pazardaki talebe ve fırsatlara göre geniş bir ürün gamıyla çalışma yürüteceklerini açıkladı. Kuru; “Durak Tekstil, halihazırda Marka Desteği olmadan 75’ten fazla ülkede satış kanallarına ulaşıyor. Kısaca bu ülkelerde bayrağımızı dalgalandırıyoruz. Marka desteği sayesinde, bulunduğumuz pazarlardaki hareket alanımız genişleyecek. Belli başlı şehirlerin dışında diğer bölgelere de açılabileceğiz. Bu projeksiyon için pazarlardan aldığımız bilgilerle çalışmalarımızı çoktan başlatmış bulunuyoruz” diye konuştu.
Marka Desteği’nin 4 yıl süre ile geçerli olduğunu ve iş planlamaları ve hedeflerinin bu süre çerçevesinde oluşturulduğunu ifade eden Kuru, bu dönem içinde bakanlık tarafından denetimlerinin gerçekleşeceğini belirtti.
İhracatta 3 yılda 2 kat büyüyecek
Durak Tekstil’in uzun yıllardır kısa, orta ve uzun vadeli yol haritalarıyla ilerlediğini yineleyen Hüseyin Kuru, önümüzdeki 3 yıl sonunda, Marka Desteği’nin de katkısıyla ihracatta 2 kat büyüme öngördüklerini söyledi. Turquality sürecinin, Marka Desteği’ne kabul ile resmen başladığının altını çizen Kuru, sözlerini şöyle tamamladı:
“Turquality destekleri hibe veya karşılıksız sunulan hizmetler değildir. Sınırlı limitler dahilinde ve belli ödevler çerçevesinde harcama bütçesi sunuluyor ve belli bir kısmı daha sonra geri ödeniyor. Dolayısıyla devletin sağladığı bu destek bizleri hem firmamız hem de ülkemiz adına ciddi sorumluluklar altına sokuyor. Turquality Programı’na girmek bir yandan şirketin geleceği için önemli bir yapısal ilerlemeye işaret ederken diğer yandan da ülke ekonomimize katkı sağlamak için milli bir görevdir. Bu süreçte yapacağımız her bir çalışma ülkemize daha büyük katma değer yaratmamızı sağlayacaktır. Turquality ve Marka Desteği, yeni ürünler geliştirme ve yeni ihracat pazarlarına açılma konusunda cesaretimizi artırıyor.”
