Prof. Dr. Daron Acemoğlu, “Yakın Gelecekte Dünya ve Türkiye” panelinde ekonomideki değişimin politik olarak mümkün olup olmadığıyla ilgili yöneltilen soruya o günlerde bakanlık için adı geçen Mehmet Şimşek’in “doğru politikaları uygulamaya gücünün yeteceğinden emin olmadığını” yanıtı vermişti.
Sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım ile Türkiye’nin ekonomisine ilişkin değerlendirmelerini açıklayan Acemoğlu, ekonominin dümenine Mehmet Şimşek’in geçmesinin ardından yabancı ve Türk yatırımcıda daha iyimser bir yaklaşımın olduğunu söyledi.
Yatırımcılar Mehmet Şimşek’e iyimser yaklaşsa da Türkiye’nin potansiyeline ulaşmasının ancak yapısal değişim ile mümkün olduğunu aktaran Daron Acemoğlu, Türkiye’nin önündeki en büyük tehlikeyi şöyle açıkladı:
“Türkiye ekonomisi konusunda İngilizce attığın mesajların Türkçe bir özetini vereceğim şimdi. Mehmet Şimşek’in atanmasından sonra bir çok yabancı ve Türkiyeli yatırımcıda daha iyimser bir yaklaşım var. Gerçekten de daha rasyonel politikalar Türk ekonomisine katkıda bulunabilir. Ama bu yaklaşımın Türkiye’nin ekonomik problemlerine çözüm getirmesini beklemek gerçekçi mi?
“VİTRİN İÇİN YAPILMIŞ ATAMALAR VAR. TÜRKİYE’NİN EKONOMİK PROBLEMLERİ YAPISAL”
Birincisi, tabii ki, gerçek politik güç cumhurbaşkanının elinde, ve yerel seçimler gelirken aynı politikaların devam etmesi hala gayet mümkün.
İkincisi, yapılan atamalar gerçekten ekspertizi arttırmak ve ekonomik problemlere çözüm getirmek için mi yapıldı yoksa başka nedenlerden mi belli değil. Bunların içinde politik atamalar da var, vitrin için yapılmış atamalar da var gibi duruyor Ama daha da önemlisi, Türkiye’nin ekonomik problemleri çok daha yapısal. Ve şu anda bunlara yanıt getirmek gibi bir yaklaşım yok gibi.
“TÜRK EKONOMİSİNİN POTANSİYELİ ÇOK YÜKSEK”
Türkiye’deki büyüme 2006 senesinden beri düşük kaliteli, teknolojik olarak ilerleme olmadan ve verimliliğin çok az arttığı bir şekilde oldu. Şu anda faizleri biraz arttırıp çok negatif reel faizlerden daha az negatif reel faizlere geçersek bunun bu yapısal problemlere büyük bir katkısı olmayacak. Çok daha radikal ekonomik değişime gerek var. Türk ekonomisinin potansiyeli çok yüksek ve çok daha kaliteli olarak büyümesi mümkün. Genç nüfus, Girişimci yaklaşım. Üretkenliği akmaya başlayan bir çok şirket var.
“TÜRKİYE’NİN ÖNÜNDEKİ EN BÜYÜK TEHLİKE VASAT ŞEKİLDE DEVAM ETMESİ”
Bu potansiyelin gerçeğe dönüştürülmesi için kurumsal reformlara gerek var. Bunlar içinde yolsuzluğu azaltmak, daha çok rekabet yaratmak, politik belirsizliği azaltmak ve yargı kurumlarını iyileştirmek önemli. Teknolojiye, eğitime ve işçilerin üretkenliğini yatırım çok önemli. Türkiye’nin önündeki önemli bir tehlike bir 10 sene daha düşük kaliteli büyüme ile devam edip elindeki potansiyeli kaybetmek. Bu sürede nüfus yaşlanmaya başlayacak ve yapay zeka ve başka teknolojiler ilerleyip, Türkiye’yi daha da geride bırakabilir. Bence Türkiye’nin önündeki en büyük tehlike böyle vasat bir şekilde devam etmesi.”