Sözcü’ye konuşan Prof. Dr. Celal Şengör, 100. yılında cumhuriyet pek iyi halde değil” dedi, devamında şunlar kaydetti:
“Millet ikiye bölünmüş durumda”
“Millet ikiye bölünmüş durumda. Toplum, modası çoktan geçmiş, tarihte büyük zararlar verdiği belli olan aldatmacalarla kandırılıyor. Anadolu bin yıldır bu aldatmacaları gerçek kabul ettiği için de kanması kolay oluyor. Onun için kendini açık bırakan adamlara gidiyor, oy veriyor. Bu çok tehlikeli bir durumdur. Bundan bir an evvel kurtulmamız lazımdır.
Anaokullarına mescit yaptırmak istiyorlarmış. Onu yaptırana kadar kütüphane yaptır. Hava Harp Okulu’nun 100 metre ötesinde bir cami varken bahçesine cami yaptırmanın ne alemi var? Değişik tarikatlara mensup Harbiyeliler değişik camilere gidermiş. Düşünebiliyor musun? Bu, ordunun temeline dinamit atmaktır.
TRT’ye tepki: Abesle iştigal; sana ne kardeşim?
TRT’nin, ‘Filistin’e üzüldüğümüz için yüzüncü yılda cumhuriyeti patırtılı gürültülü kutlayamayız’ demesi abesle iştigaldir. Sana ne kardeşim? Bu millete ne? Ha yardım edelim, elimizden geleni yapalım. Bu önemli. Ama bir de bizim milli şahsiyetimiz var.
“Biz Atatürk’ün hayaliyiz, o hayali yerine getirelim ki insan olalım”
Bunlardan kurtulalım ve diyelim ki, ‘Herkes inancında serbesttir. İstediğine inanır.’ Ama bu inancını başkasına empoze etmesine mani olmak mecburiyetindeyiz. Aksi takdirde toplum barışı bozulur. Dolayısıyla millet olarak dağılırız. Biz Atatürk’ün hayaliyiz, millet olarak. O hayali yerine getirelim ki insan olalım. Birbirimizi yemeyelim.
“Türkiye karanlıktan aydınlığa Atatürk’ün programına geri dönerek çıkar”
Şengör, “Türkiye nasıl çıkar karanlıktan aydınlığa?“ sorusuna da şöyle yanıt verdi:
“Çok basit bir cevabı var: Atatürk’ün programına geri dönerek. Vatanınız için yaptığınız her şey, insanlık için yaptığınız her şey Atatürk’ün size gösterdiği yolda olmalıdır. Türk Milleti, insanlığa faydalı bir millet olmalıdır. Bizim diğer milletlerden farklı olarak muhteşem bir kılavuzumuz var. O kılavuza layık olmaya bakalım, hep birlikte. Atatürk ideallerini yerine getirmek için hepimiz görevliyiz, bunu unutmayın. Hiç kimse bu görevden kaçmamalı. Kaçtığımız takdirde dünyada bize saygı duyulmaz, buna inanın.