Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB), “Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum (ÇEDES)” projesi kapsamında İstanbul Çekmeköy’deki ilkokul, ortaokul ve lise öğrencileri, Ensar Camisi’ne sabah namazına götürülmüştü. Namazın ardından çocukların camideki görüntüleri Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün sosyal medya hesabından paylaşılmıştı. Halkçı Hukukçular; Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Murat Mücahit Yentür, Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa Akhan hakkında 1 Mart 2024’te İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunmuştu.
‘İnanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasının engellenmesi iddiasına konu eylem yok’
Halkçı Hukukçular’ın suç duyurusunu işleme alan savcılık, 29 Nisan 2024 tarihinde Bakan Tekin, Yentür ve Akhan hakkındaki şikayetle ilgili “soruşturmaya yer olmadığına” karar verdi. ANKA Haber Ajansı’nın ulaştığı kararda, şu ifadelere yer verildi:
“Müştekilerin dilekçesine konu olaya yönelik bir takım yaşı küçüklerin fotoğraflarının izinsiz paylaşıldığı iddiasının fotoğrafın paylaşılan küçüklerin vasi ve velileri tarafından şikayet konusu edilebileceği bu aşamada ulaşmış bir şikayet bulunmadığı ve bu suretle şikayet hakkının müştekide bulunmadığı, bununla beraber yapılan organizasyonun suç teşkil ettiği yönündeki iddiaların değerlendirilmesinde suça konu ‘İnanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasının engellenmesi’ iddiasına konu eylem olarak değerlendirilecek fiil ve yahut eylem bulunmadığı anlaşılmakla olay hakkında kamu adına soruşturmaya yer olmadığına karar verildi.”
“SYOK kararı hukuka aykırıdır”
Halkçı Hukukçular, karara itiraz etti. İtiraz dilekçesinde, “Cumhuriyet Savcılığının, Cumhuriyet’in 100. yılında özellikle eğitimde laikliği ortadan kaldırmaya yönelik olan, şikayetimize konu bu suçlara ilişkin SYOK kararı vermesi, hukuka aykırı olduğu gibi özellikle ülkemizin geleceği olan ve aklın, bilimin hakim olduğu bir eğitim alması gereken çocuklarımız açısından endişe vericidir” ifadesine yer verildi.
“Cumhuriyetimizin en önemli kazanımlarından olan Devrim Yasaları’nın hala yürürlükte olduğu unutulmamalıdır” denilen dilekçede, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın SYOK kararının iptal edilerek soruşturma yapılması ve şüpheliler hakkında kamu davası açılması talep edildi. (