Özel’in açıklamalarından satır başları şöyle:
“Sokak hayvanları sorunu çoktandır var. Covid’den sonra ciddi şekilde ürediler, kısırlaştırma faaliyetlerinde de yeterli çaba gösterilmediği anlaşılıyor. Bir; okula, işine, camiye gidene bir tehdit. İkincisi bunun sınıfsal bir sorun haline dönüşme tehdidi var, ben bundan çok korkarım. Arabası olmayan, toplu taşıma kullanana ya da korunaklı bir sitede oturmayana sorun. Diğeri açısından tehlikeli değil gibi, bu çok tehlikeli bir durum.
Çözümünde ben çok netim. 2020 yılında bu konuda komisyon kurduk. O dönem hazırlanan rapora baktığımızda 101. sayfada hayvan hakları fonu kurulması geçiyor. Bu fon için para belediyelerin aldığı emlak, çevre, temizlik vergilerinden aktarılacak paylardan; at yarışı, milli piyango gibi şans oyunlarından, kesilen idari para cezalarından, yapılacak bağışlardan bulunacak. Buna bütün partiler evet demiş. Bunu 4 yıldır yapsaydık zaten bu durumda olmayacaktık. Biz yasamayız, bu önerileri yapıyoruz ama yürütmenin harekete geçmesi lazım. Burada ‘uyutma’ diye bir şey yok. Tedavi edilemeyen hastalıklar ve hayvanın çektiği acılara son verme ve kuduz gibi vakalar ve psikiyatrik sorunu olan, hasta hayvanlar dışında yok.
Bugün karşı karşıya olduğumuz durum şu; efendim ekonomik kriz var, tasarruf tedbirleri var, bunlara ayıracak paramız yok. Ben dün net olarak dedim ki biz elimizi taşın altına koymaya hazırız. Bu fonun mutlaka kurulması lazım, bağış ayağını güçlendirmeye de hazırız. Hayvan hakları savunucularının söyledikleri de doğru, bu konudan rahatsızlık duyanlar da haklı, yaşamayan bilmiyor. Bu özellikle yoksullar, çocuklar, yaşlılar için önemli bir tehdit.
Bu iş tek başına belediyenin, tek başına merkezi idarenin işi değil. Kısırlaştırma için mobil araçlarla aynı anda 300-350 hayvanın kısırlaştırmasının yapılabildiği yazıyordu bir haberde. Veteriner Hekimler Birliği Başkanı, veteriner hekim olan akademisyen ve saha insanlarıyla çalışıp bana bir öneri de getirecek, tüm liderlerle paylaşacağım. Ben bugünkü durumu da kabul edemem. Milyonlarca kediyi, köpeği öldürerek bir kuşakta travma yaratırsınız. Bu işe hep birlikte insancıl bir çözüm yapacağız popülizm yapmadan ve birbirimizi suçlamadan.
Mesele daha parlamentoya inmedi. Eğer uzlaşma zemini aranırsa bu parlamento için birkaç haftalık bir iş. Benim akademisyenlerden okuduğum 1,5-2 yılda bu iş kontrol altına alınarak sorun olmaktan çıkarılır diyorlar.
İmamaoğlu’nun gazetecilerle Roma’ya gitmesi
AK Parti bunu ayda 5 kez yapıyor, CHP bunu 5 yılda 1 kez yaptı. Bir savunuculuk, lobicilik çalışması bu. O oyunların mütabakat zaptı aynı zamanda İstanbul’da yapılacak olan olimpiyatlarla ilgili en önemli tanıtım faaliyeti. Eğer bu belediye kaynaklarıyla gazeteciler götürülerek CHP lehine siyasi bir faaliyet ya da belediye başkanının kendi PR’ı için olsa hoş olmaz. Bu sefer CHP’nin yaptığı iş İstanbul ve Türkiye için. Yapılan işte iyi bir sonuç alındığı tekdirde hep birlikte kazanacağız. Türkiye’ye olimpiyatın gelmesi için gerekli şartlardan bir tanesi böyle bir organizasyonun başarıyla tamamlanması. Ben meseleyi sorunlu görmüyorum. Keşke gazetecilerin davet edilmesi hep böyle masumane olsa.
