Gazeteci Sibel Arna’nın YouTube programı ‘Ne Olursan Ol Rahat Ol’un 22. bölüm konuğu usta oyuncu Demet Akbağ oldu. Akbağ, ‘Ata Demirer ile oynamak Icardi ile oynamak gibi. Yılmaz Erdoğan, Cem Yılmaz, Ata Demirer senaryo yazsın, ben oynatırım onları. Şener Şen ile oynamak isterim. Cem Yılmaz bana grandiyöz bir karakter yazacak, İnşallah birlikte oynayacağız’ dedi.
06.01.2024 19:52
Güncelleme: 06.01.2024 19:52
Sandık Kokusu dizisinin yanı sıra Aydınlık Evler oyununa ve “Bir Demet Muhabbet” isimli gösterisine devam eden Demet Akbağ, Sibel Arna’ya bilmediğimiz pek çok şey anlattı.
İşte o başlıklar:
“Cem Yılmaz’a rakip değilim
Yeni başlayan tek kişilik gösterim “Bir Demet Muhabbet” de hayatımla ilgili hatırlanmayan dönemleri anlatıyorum. Ben sahnede tek başıma olmaktan çok sıkılıyorum, kendimi anlatmaktan çok sıkılıyorum dedim dedim. Ben dedikçe bu oyuna talep arttı. Cem Yılmaz’a rakip falan geliyor diyorlar. Öyle bir durum söz konusu değil. Çünkü bu gösteri stand up değil. Cem çok sevdiğim bir sanatçı. Ona da solsunlar sağolsun “Demet abla ünlü bir komedi oyuncusuyken biz daha orta bire gidiyorduk arkadaşlar“ diye cevap vermiş.
Cem Yılmaz ile hiç karşılıklı oynamadık. Hesaplanan bir şey değil, denk gelemedik. O her karşılaştığımızda bana senin için grandiyöz bir karakter yazacağım diyor. İhtişamlı bir karakter yani… Denk gelirse neden olmasın.
Ata ile oymamak Icardı ile oynamak gibi
Ata Demirer çok iyi bir Galatasaraylı olduğu için benimle oynamayı “Hacı ile oynamak gibi” diye anlatmış. O zaman kendimize futbol dünyasından örnekler vermeye devam edelim: “Ata Demirerle oynamakta Icardi ile oynamak gibi.” Ata Demirer ile oynamanın en tatlı özelliği bir iş yaptığınızın farkında bile olmuyorsunuz. Tatil yapıyorsunuz arada sizi kamerayla çekiyorlar. Kulis cok keyifli, kamera arkası cok keyifli, sürekli beni güldürüyor.
Üçü yazsın ben oynatırım
Yılmaz Erdoğan, Cem Yılmaz, Ata Demirer aynı filmde oynar mı? Üçü de yazıyor anam bunların… Hangi birinin yazdığı ile oynanacak. Yazsınlar valla, üçü de yazsın, ben oynatırım onları.
Yılmaz Erdoğan’ın şifresi bende var
Yılmaz Erdoğan’ın kalemi herkesçe malum. Her şey hazırdır, süslemesi bana kalır.Ama çok da mütevazi olamayacağım onunda çok da sıradanmış gibi yazdığı diyalogları en iyi ben çözerim.Kendisine bunu kanıtlamışlığımda vardır. Bir kere birisi onun yazdığı bir metni oynarken tanımadı, “bu ne” dedi, “senin yazdığın, benim oynadığım oyundan bir tirad” dedim. “Bunu ben mi yazmışım” dedi. Haklıydı çünkü öyle oynamıyordu. Aslında cok basit ama şifreli yazar. Onun hayal ettiği şekilde tonlamadık gerekir, o şifre de ben de olduğu için en iyi ben çözerim
Peruk kullanmak zorundayım
En sevmediğim yerim saçlarım. Çok ince telli, çok zayıf ve hiç bir işleme dayanmıyor. Anlayan anlar, anlamayan anlamaz ama benim bugüne kadar yaptığım bütün işlerde ki saçlarım peruktu. Bazen karakter gereği peruk şart ama ben peruk kullanmak zorundayım. Çünkü gerçek saçım boyaya, föne, maşaya asla dayanmaz. Devamlılık tutmaz.
10 yıldır yüzüme bişey yaptırmıyorum
10 yıl önce bir gala öncesi yüzüme bişeyler yaptırdım. Vücudum çok iyi durumdaydı, yüzüm aşırı mimikten çizgiler fazlaydı. Orantılamak istedim. 10 yıldır hiç elletmiyorum. Mimikler, çizgiler yerli yerinde.
Şener Şen ile oynamak isterim
Şenay Şen ile hiç oynamadım ben. Hiç karşılıklı oynamadık, isterdim Usta ile… Yabancıda da var canım olmaz mı, ben feci bir Al Pacino hayranıyım.”