BAREM’in global ortağı WIN International, dünya çapında 39 ülkeden 33 bin 866 katılımcının görüş ve düşüncelerine dayanarak yaşam maliyetini merkezine alan kapsamlı bir araştırma yayınladı. Türkiye bacağının BAREM tarafından gerçekleştirildiği araştırmada; Türkiye’de, nüfusun yalnızca yüzde 21’i “rahat” bir yaşam sürdüğünü belirtiyor.
Türkiye’nin normali; “yaşam pahalılığı”
Araştırma; yaşam pahalılığının artmasına rağmen, dünya genelinde “rahat yaşadığını” belirten bireylerin oranında geçen yıla kıyasla yüzde 3’lük bir yükseliş yaşandığını gösteriyor. Ankette, %56’sının mali açıdan rahat olduğunu belirtmesiyle ilk sırada yer alan İsveç’i, Hollanda (%54), Paraguay (%53) ve Almanya (%50) takip ediyor. Arjantin (%78), Şili (%64) ve Laos (%64) da geçinmekte zorlananların en yoğunlukta olduğu ülkeler. Türkiye’de ise; katılımcıların %56’sı geçinmekte zorlanıp ay sonunu getirmekte güçlük çektiğini söylerken sadece %21’i konforlu bir hayat sürdüğünü ve %22’si de ne rahat olduğunu ne de zorlandığını belirtiyor.
Daha geniş bir perspektiften bakıp bölgesel olarak incelendiğinde ise; Avrupalılar ve Asya-Pasifik bölgesindeki bireyler, Orta Doğu (%15), Amerika (%23) ve Afrika (%25) kıtalarına kıyasla sırasıyla %32 ve %29 oranında “rahat yaşadıklarını” bildiriyor.
Krizle mücadele için dünya genelinde harcamalar azaltılıyor
Mali koşullarını iyileştirmek amacıyla pek çok kişi yakın zamanda maliyet düşürücü önlemler aldığını belirtiyor; küresel ortalamanın %42’si geçen ay giderlerini kıstığını söylerken %30’u da artan yaşam maliyetine yanıt olarak gelecek aylarda harcamaları aktif olarak azaltma niyeti olduğunu ifade ediyor. Geçmiş aylarda bazı harcamalarını kestiğini belirtenlerin en yoğunlukta olduğu ülkelerin başında Arjantin (%62), Yunanistan (%61) ve İrlanda (%60) gelirken, harcamalarını azaltma planı olmayanların en çok olduğu ülkeler Nijerya (%39), Hong Kong (%36) ve Finlandiya (%35).
Araştırmanın Türkiye ayağına bakıldığında; ülkenin %34’ü geçmiş aylarda harcamalarını kestiğini, bir diğer %34’lük kısmı da gelecek aylarda harcamalarını azaltmayı düşündüğünü söylüyor. Yani %68’lik bir kitle harcama kesintisi içinde. %24’lük bir kesim ise gelecek harcamalarında herhangi bir değişiklik yapmayı planlamadığını bildiriyor.