Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Holokost utancı Avrupalı liderleri esir almış durumda. Batılı entelektüeller, basın kuruluşları, insan hakları örgütleri de aynı şekilde İsrail’i aklamanın peşinde. İsrail yönetimi holokostu, soykırıma varan katliamların kalkanı olarak kullanıyor. İsrail’in antisemitik yaftası vuramayacağı tek ülke Türkiye’dir. Hak bildiklerimizi birilerini rahatsız etse de cesaretle dillendirmemizin sebebi işte budur. Bizim borcumuz yok ama onların hepsinin İsrail’e borçları vardır. Onlar borç ödüyorlar. Utanç veren olay Batılı ülkelerin katliamlarına kılıf uydurma konusunda İsrail ile sergilediği yalan kardeşliğidir” diye konuştu.Cumhurbaşkanlığı Kabinesi bugün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplandı. Cumhurbaşkanlığında yaklaşık 3 saat süren toplantının ardından Erdoğan açıklama yaptı. Erdoğan şöyle konuştu:”TOGG 12 BİNE YAKIN TESLİMAT YAPTI”
“Otomotiv sektörümüz Türk ekonomisinin lokomotifi olmayı sürdürüyor. Bu sektörde dünyanın 13. en büyük otomotiv üreticisi konumundayız. TOGG’un üretimi ve satışa başlamasıyla kendi markamızla küresel rekabetteki yerimizi aldık. TOGG şimdiye kadar 12 bine yakın teslimat yaptı. Üretim bandından inen ve teslim edilen araç sayısı günden güne artıyor.
“SOSYAL DEVLET UYGULAMALARINDA MEVCUTLA YETİNMİYOR, KENDİMİZİ SÜREKLİ GELİŞTİRİYORUZ”
Çeşitli destek programlarından evde bakım hizmetlerine farklı alanlarda yeni düzenlemeleri devreye aldık. Diğer alanlar gibi sosyal devlet uygulamalarında da mevcutla yetinmiyor kendimizi sürekli geliştiriyoruz. Darülaceze Sosyal Yaşam Şehri bunun en son örneğiydi. İnşaat alanı 146 bin metrekareyi bulan, 928 yatak kapasitesine sahip 23 bloğu, camisi, kilisesi ve havrasıyla gerçekten muhteşem bir eseri ülkemize kazandırdık. Yaşadığımız deprem felaketine rağmen 1,5 yıl gibi kısa sürede inşasını tamamladığımız Darülaceze’nin milletimize hayırlı olmasını diliyorum. “GAZZE’DE KELİMENİN TAM ANLAMIYLA BİR VAHŞET YAPILMAKTADIR”
İsrail suyunu, yakıtını, elektriğini, iletişimini komple keserek Gazze halkını sadece öldürmekle kalmıyor, aynı zamanda taammüden hastanelerini bombalayarak Gazze’lilerin direniş azmini kırmaya çalışıyor. Gazze’de kelimenin tam anlamıyla bir vahşet, bin yıl önceki Haçlı işgali, 2. Dünya Savaşı’nda yaşananları aratmayan bir gaddarlık yapılmaktadır. Hamile kadınları katletmekle övünen bir cinnet hali içindeler. Çocukları, yaşlı erkek ve kadınları uçaklarla, tanklarla, toplarla bombalayarak, üzerlerine mermi yağdırarak öldürmenin adı savaş değil; barbarlık, eşkıyalık, devlet terörüdür.Netenyahu İsrail halkı üzerinde yitirdiği itibarı hastaneleri, ibadethaneleri, okulları bombalayarak yeniden canlandırmak peşindedir. Gazze’de hizmet veren neredeyse tüm hastaneler ya yıkıldı, ya zarar gördü ya da kullanılamaz hale geldi. El Ehli Baptist ve Şifa hastanelerinde yaşanan vahşeti hepimiz takip ettik. Bu hastanelerle ilgili İsrail’in ortaya attığı iddiaların tamamen safsata olduğu anlaşıldı.
“HEPSİNİN İSRAİL’E BORÇLARI VARDIR, ONLAR BORÇ ÖDÜYORLAR”
Türkiye olarak Gazze’de akan kanın durması için seferber olmuşken batılı ülkelerin vicdansızlığını yüzümüz kızararak takip ediyoruz. Çocuklara, yaşlılara atom bombası atma tehdidi dahil modern savaş arçlarının tamamını kullanan İsrail ve onu destekleyen herkes sadece tarih önünde değil insanlık nezdinde yargılanacaktır. Holokost utancı Avrupalı liderleri esir almış durumda. Batılı entelektüeller, basın kuruluşları, insan hakları örgütleri de aynı şekilde İsrail’i aklamanın peşinde. İsrail yönetimi holokostu, soykırıma varan katliamların kalkanı olarak kullanıyor. İsrail’in antisemitik yaftası vuramayacağı tek ülke Türkiye’dir. Hak bildiklerimizi birilerini rahatsız etse de cesaretle dillendirmemizin sebebi işte budur. Bizim borcumuz yok ama onların hepsinin İsrail’e borçları vardır. Onlar borç ödüyorlar. Utanç veren olay Batılı ülkelerin katliamlarına kılıf uydurma konusunda İsrail ile sergilediği yalan kardeşliğidir.
“İSRAİL’İN NÜKLEER SİLAHLARI MESELESİNİN UNUTULMASINA TÜRKİYE OLARAK İZİN VERMEYECEĞİZ”
Irak’ta nükleer silah arayanların İsrailli bakanların kameralar önünde sarf ettiği atom bombası itirafı karşısında tek cümle kurmamaları ibretlik durumdur. İsrail nükleer silaha sahip olduğunu açıkça ikrar ediyor. Nükleer silah meselesi öyle meskut kalınacak bir konu değildir. Bugün İsrail’e ses çıkarmayanların yarın başka ülkelere söyleyecek hiçbir sözü olamaz. İsrail’in nükleer silahları meselesinin unutulmasına, unutturulmasına Türkiye olarak izin vermeyeceğiz.”
“Otomotiv sektörümüz Türk ekonomisinin lokomotifi olmayı sürdürüyor. Bu sektörde dünyanın 13. en büyük otomotiv üreticisi konumundayız. TOGG’un üretimi ve satışa başlamasıyla kendi markamızla küresel rekabetteki yerimizi aldık. TOGG şimdiye kadar 12 bine yakın teslimat yaptı. Üretim bandından inen ve teslim edilen araç sayısı günden güne artıyor.
“SOSYAL DEVLET UYGULAMALARINDA MEVCUTLA YETİNMİYOR, KENDİMİZİ SÜREKLİ GELİŞTİRİYORUZ”
Çeşitli destek programlarından evde bakım hizmetlerine farklı alanlarda yeni düzenlemeleri devreye aldık. Diğer alanlar gibi sosyal devlet uygulamalarında da mevcutla yetinmiyor kendimizi sürekli geliştiriyoruz. Darülaceze Sosyal Yaşam Şehri bunun en son örneğiydi. İnşaat alanı 146 bin metrekareyi bulan, 928 yatak kapasitesine sahip 23 bloğu, camisi, kilisesi ve havrasıyla gerçekten muhteşem bir eseri ülkemize kazandırdık. Yaşadığımız deprem felaketine rağmen 1,5 yıl gibi kısa sürede inşasını tamamladığımız Darülaceze’nin milletimize hayırlı olmasını diliyorum. “GAZZE’DE KELİMENİN TAM ANLAMIYLA BİR VAHŞET YAPILMAKTADIR”
İsrail suyunu, yakıtını, elektriğini, iletişimini komple keserek Gazze halkını sadece öldürmekle kalmıyor, aynı zamanda taammüden hastanelerini bombalayarak Gazze’lilerin direniş azmini kırmaya çalışıyor. Gazze’de kelimenin tam anlamıyla bir vahşet, bin yıl önceki Haçlı işgali, 2. Dünya Savaşı’nda yaşananları aratmayan bir gaddarlık yapılmaktadır. Hamile kadınları katletmekle övünen bir cinnet hali içindeler. Çocukları, yaşlı erkek ve kadınları uçaklarla, tanklarla, toplarla bombalayarak, üzerlerine mermi yağdırarak öldürmenin adı savaş değil; barbarlık, eşkıyalık, devlet terörüdür.Netenyahu İsrail halkı üzerinde yitirdiği itibarı hastaneleri, ibadethaneleri, okulları bombalayarak yeniden canlandırmak peşindedir. Gazze’de hizmet veren neredeyse tüm hastaneler ya yıkıldı, ya zarar gördü ya da kullanılamaz hale geldi. El Ehli Baptist ve Şifa hastanelerinde yaşanan vahşeti hepimiz takip ettik. Bu hastanelerle ilgili İsrail’in ortaya attığı iddiaların tamamen safsata olduğu anlaşıldı.
“HEPSİNİN İSRAİL’E BORÇLARI VARDIR, ONLAR BORÇ ÖDÜYORLAR”
Türkiye olarak Gazze’de akan kanın durması için seferber olmuşken batılı ülkelerin vicdansızlığını yüzümüz kızararak takip ediyoruz. Çocuklara, yaşlılara atom bombası atma tehdidi dahil modern savaş arçlarının tamamını kullanan İsrail ve onu destekleyen herkes sadece tarih önünde değil insanlık nezdinde yargılanacaktır. Holokost utancı Avrupalı liderleri esir almış durumda. Batılı entelektüeller, basın kuruluşları, insan hakları örgütleri de aynı şekilde İsrail’i aklamanın peşinde. İsrail yönetimi holokostu, soykırıma varan katliamların kalkanı olarak kullanıyor. İsrail’in antisemitik yaftası vuramayacağı tek ülke Türkiye’dir. Hak bildiklerimizi birilerini rahatsız etse de cesaretle dillendirmemizin sebebi işte budur. Bizim borcumuz yok ama onların hepsinin İsrail’e borçları vardır. Onlar borç ödüyorlar. Utanç veren olay Batılı ülkelerin katliamlarına kılıf uydurma konusunda İsrail ile sergilediği yalan kardeşliğidir.
“İSRAİL’İN NÜKLEER SİLAHLARI MESELESİNİN UNUTULMASINA TÜRKİYE OLARAK İZİN VERMEYECEĞİZ”
Irak’ta nükleer silah arayanların İsrailli bakanların kameralar önünde sarf ettiği atom bombası itirafı karşısında tek cümle kurmamaları ibretlik durumdur. İsrail nükleer silaha sahip olduğunu açıkça ikrar ediyor. Nükleer silah meselesi öyle meskut kalınacak bir konu değildir. Bugün İsrail’e ses çıkarmayanların yarın başka ülkelere söyleyecek hiçbir sözü olamaz. İsrail’in nükleer silahları meselesinin unutulmasına, unutturulmasına Türkiye olarak izin vermeyeceğiz.”