UEFA Avrupa Konferans Ligi 2. ön eleme turunda Tirana ile karşılaşacak Beşiktaş’ta teknik direktör Şenol Güneş açıklamalarda bulundu.
Şenol Güneş’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“Yoğun bir hazırlık dönemi oldu. Sezona iyi başlamak istedik. Kamp dönemi iyi geçti. Hazırlık dönemi, hazırlık maçlarından çok resmi maçlar önemli. İlk resmi maçımızı oynayacağız. Maç önemli. Büyük küçük takımı ayrımı yapmıyoruz. İlk maçta Tiran’a karşı oynayacağız. Tanıdığımız bazı oyuncular var. Kontrayı iyi yapıyorlar, savunma anlayışları iyi. Sahasında 1-0 mağlupken son dakikada 1-1 kaldılar. Deplasmanda 2-1 kazandılar. Deplasmana daha uygunlar. Maç zor olacak. Gücümüz, inancımız, kalitemiz var. İki maçta da iyi sonuç almak istiyoruz. Arkasını da getirmek istiyoruz.
“BAŞKAN ELİNDEN GELENİ YAPIYOR”
Başkan yönetim elinden geleni yapıyor. Bunu daha önce de söyledim. Daha önce geldiğimde de yönetimler olağanüstü gayretler gösterdiler. Çalışanların paralarını verirken bile zaman zaman sıkıntılar oldu. 1 senedir bunu görmedim. Böyle bir sıkıntı yok. Kulübün borcunu düşünerek uğraşıyorlar. Bize bu konuda olumsuz bir şey yansıtılmadı. Buna bağlı olarak transferde arayışlar var. Transfer devam ediyor, bitmedi. Bizim dışımızda transferlere bağlı olarak kaoslar yaratılıyor. Bizim başkalarının transferleriyle alakamız yok. Her takım kendi oyuncusunu alır, hesabını camiasına verir. Biz almadan hesap veriyoruz. Olmayan şeylere cevap veriyoruz. Kaostan bazen etkileniyoruz. İyi niyetli olalım.
“TRANSFERİ YETİŞMEDİ”
Ekonomisi uygun, son durumu nedir, hem oyuncu uyacak hem ekonomisi uyacak. Elimizdeki oyuncuların uyumu iyi, o oyuncunun verimi iyiyse iyidir. Rebic’in durumu iyidir. Yarın itibarıyla yetişmedi. İdmanlara çıkıyor, olmayacak gibi göründü. İkinci maç için 1 hafta daha var en az. Bu maçta kullanamıyorsunuz.
CEYHUN KAZANCI AÇIKLAMASI
Ceyhun Kazancı ile dün beraberdik. Başkan ile de beraberdik. Zaman zaman bu konuşuluyordu. Ceyhun Bey ile konuştum, epeyi moralsizdi. Hep olumlu düşünüyor, çalışıyordu. Gelmeden önce 5 dakika önce öğrendim. Beklemiyordum. Toplantıya girerken hiç beklemiyordum. Çalışmadığım yerden geldi soru bu. Üzüldüm. Spekülasyon edilerek ayrılmasına üzüldüm. Emeği geçti. Kendini yetiştirmiş, donanımlı, çalışkan biri. Gelinen süreç içerisinde koşullar onu olumsuz etkilemiş olabilir. Başkan ile görüştüler. İstifası açıklandı. Kulüp ve Ceyhun Bey açıklar. Ben açıklama yapmayayım.
“CEYHUN BEY İLE KİŞİSEL HİÇBİR OLAMAZ”
Zaman zaman benim üzerimden spekülasyonlar oluyor. O arkadaşları çağıracağım. Konuşalım yüz yüze, ya ben ya onlar mahcup olacak. Benim de saygı duyduğum insanlar. Benim Ceyhun Bey ile kişisel hiçbir işim, sorunum olmaz. Başkan ile de olmaz. Ben Beşiktaş’ın görevli adamıyım. Yok Ceyhun yok Şenol… Ben teknik adam, o da kulübün çalışan bir adamı. Ayrıntılı konuşuyoruz. O da işi yaparken bilsin durumu, hata yapmayalım. Ceyhun Bey’in bu kadar konuşulmasını anlamadım. Hangi kulüpte menajer bu kadar çok konuşuluyor, bilmiyorum. Bunun üzerinden işi çevirip kaos… Camia içinden adamlar yapamaz bunu. Ben samimiyet ve iyi niyet görmüyorum. Açık açık birkaç tanesini aldım. Anlat bakayım bunlar. Anlattıklarından 1 tanesi doğruysa dediğini yapacağım. Hiç alakası yok, mümkün mü? Aşcıyı, futbolcuyu, güvenliği hiçbir farkımız yok. Hepimiz burada görevliyiz. Suçu yok, hatası varsa başkan değerlendirir. Ben varsa da söylerim, o kadar medeni cesaretim var. O da bana saygılı davranıyor, ben de seviyor sayıyorum. Üzüldüm ama kararına da saygı duyarım. Yaptığı hizmetlere teşekkür ederim. Daha önce de birkaç defa konuşuldu. Yaşı genç, çok daha iyi işler yapacaktır. Keşke ayrılmasaydı. Bunu o arkadaşlara da söylüyorum, buraya gelmiyorlar çünkü.
“SAİSS’İN ŞİKAYETLERİNİ DEĞERLENDİREMEM”
Saiss kime söyledi, kime yazdırdı? Şikayeti varsa bana yapar. Saiss’in şikayetlerini değerlendiremem. Şikayeti yok, hakareti var. Hakaretin karşılığı da yok. Yaptıkları hakaret. Fikri varsa gelir. Bir oyuncumun bana katkılarına teşekkür ediyorum. Keşke kampa gelseydi. Üzülsün istemem. Onla ilgili fikirlerimde hiçbir çelişki yok. Stoper olarak kalmasını istedim. Kendi gitmek istedi. Önce şehirden, sonra benden memnun değil. Sıra başkana, taraftara gelecek herhalde. Kardeşim sen yoksun benim antrenmanında. Sezonun son iki maçı yoksun zaten. Adana’da oynattım, ayağım ağrıyor dedin milli takıma gidip oynadın. Montero’ya da söyledim, gitme ihtimali yüzde 90’ın üzerinde. İdmanlara çıkıyor ama. Benim adama ihtiyacım var. Gittiği yerde başarılı olsun. Her gidene hayırlı olsun. Hakaretleri de kendine yakışır, devam etsin. Ben o dediği kişi değilim. Başka biriyle karıştırdı herhalde.
“SAISS’E GİT DEMEDİM, HİÇ DEMEDİM”
Saiss’e git demedim, hiç demedim. Ne yönetime, ne kendisine. Kendisi gitmek istedi. Maç günü ‘Gideceğim’ dedi. İstersen para vereyim tutayım seni dedim. Beğendiğim oyuncusun dedim. Stoper gidince 2 stoper almak durumundayız. Lyanco ve bir stoper daha olsun istedik. Afrikalı olmaması için uğraştık. Amartey ile daha önce görüşmüştük zaten. Geç kaldık o konuda alırken biraz. O zaman alsaydık bugün hazır olacaktır. Şu anda stoperden çok ileriye düşündük. Stoper de bakacağız. Stoper ihtiyacımız var. Emrecan’ın sakatlığı devreyi bulur, Tayyip de aynı şekilde. Türk oyuncu sıkıntımız da var. Onana’yı belki geri çekerim, yeri orası değil ama Necip, Berkay var. Necip iyi oynuyor. Elinden geleni yaptı. Transfer gerekebilir. Daha önce ileriye, hücuma dönük oyuncu alacağız.”
