Değerli okurlarım, küreselleşme tüm dünya ekonomilerinin, tüketici ve sanayi pazarlarının ve mali piyasalarının, birbiri ile entegrasyonunu temel alan, böylece her ülkeden her şirkete daha fazla büyüme olanağı, daha büyük miktarda üretim yapabilme ve tüm dünyada dağıtabilme gibi oluşumlar hedefleyen ve sonuçta tüketicilere kitlesel üretim (massproduction), ve öğrenim eğrisi (learningcurve) sonucu düşen birim başına maliyetler nedeniyle daha ucuz mal ve hizmet edinme olanağı sağlaması beklenen bir süreçtir kuramsal olarak.
Bu süreçte önemli bir görev yapan ülkeler ve kuruluşların mali yönden derecelendirmelerini yapan kuruluşların raporlarının ne derece gerçekleri yansıttığı sorusu akla gelmeye başladı. Önceleri ABD’de ortaya çıkan hak etmeyene ve layık olmayana, kredisi olmayana ödeyemeyecekleri miktarda krediler veren şirketlerin sorunları dikkatleri bu kuruluşlara çekti. ABD’de özellikle kişileri de kredi kartları ve borçlarını ödeme yetenekleri yönünden inceleyen yarı resmi derecelendirme kuruluşlarının çalışmaları mercek altına alındı. Ama sorunun kişilerde değil kredi veren veya aracılık eden görevli ve kuruluşlarda olduğu ortaya çıktı. Amerikan mali makamları bu konuda Federal Tahkikat Bürosu-Federal Polis-FBI ile işbirliğine girerek bazı kişi ve kurumların yaptıklarını incelemeye aldı. Bazı kişiler hakkında dosyalar hazırlanmaya başlandı.
Köşe yazısının tamamını aşağıdaki linkten okuyabilirsiniz…