Avrupa Birliği (AB) Merkezleri Ağı Projesi Açılış Toplantısı, “Avrupa Beceri Yılı Kapsamında Dijital Çağın Becerileri” temasıyla yapıldı. İzmir’de bir otelde gerçekleştirilen toplantıya, AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut, TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, oda ve borsaların temsilcileri katıldı.
Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut, buradaki konuşmasında, Avrupa Birliği Merkezleri Ağı Projesi’nin Türkiye ile işbirliği ve ekonomi dünyasıyla iletişimde önemli rol oynadığını söyledi.
Gümrük Birliği kapsamında projenin karşılıklı fayda sağlayacağına işaret eden Meyer-Landrut, “Toplumlar ve iş dünyasıyla birliğe dayalı Avrupa Birliği konusunda tüm ülke genelinde doğru ve yerinde bilginin paylaşılmasını sağlayan odalar, yürütülen çalışmalarda önemli yer tutuyor. AB Türkiye Delegasyonu olarak her zaman sizlere desteğimizi sunuyor ve bu iş birliğinin önümüzdeki yıllarda da faydalı olmasını diliyoruz” dedi.
“Gümrük Birliği, üretim kapasitesinin dönüşümü için en önemli araç olmuştur”
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da projenin 1996 yılından beri yürütüldüğüne işaret etti. Projenin Türkiye-AB ilişkilerinin gelişim süreciyle son derece uyumlu biçimde yürütüldüğünü belirten Hisarcıklıoğlu, çalışmaların Türkiye’nin modernleşme ve zenginleşme süreci için de son derece önemli olduğunu dile getirdi.
TOBB olarak AB ile ilişkileri daima öncelikli gördüklerini ifade eden Hisarcıklıoğlu, “Gümrük Birliği, Türkiye’nin üretim kapasitesinin dönüşümü için en önemli araç olmuştur. Katılım müzakereleri Türkiye’nin dönüşüm sürecini daha da genişleterek derinleştirmiştir. Son yıllarda katılım süreci durdu. Türk iş dünyası olarak bu durumdan mutlu değiliz. Ülkelerimizin karşı karşıya olduğu mevcut sorunları göz önünde tutarsak, ilişkileri canlandırma ihtiyacımız bariz şekilde ortadadır” diye konuştu.
Türkiye hakkında bilgilenmek isteyen AB işletmelerinin oranı arttı
Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye ve AB’nin, Kovid-19 salgın süreci ile Rusya-Ukrayna Savaşı’nın ortaya çıkardığı şartlar nedeniyle daha yakın çalışması gerektiğinin altını çizdi.
Başta enerji güvenliği olmak üzere gıda gibi stratejik önemi olan konuların Türkiye ile AB ortak çalışma alanına dahil edilmesi gerektiğini söyleyen Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti:
“Yeni kuşaklar, geleceğin ekonomisinin ihtiyaçlarına uygun donanımlarla istihdam piyasasına çıkmalıdır. Kısaca, eğitim beşeri sermayemize değer katmaktadır. İş dünyamızın rekabet gücünün artmasına destek olmaktadır. Aynı şekilde Gümrük Birliğinin modernizasyonu da Türk ve AB iş dünyası için ciddi katkılar sağlayacaktır. Vize konusu (AB) iş dünyası için son dönemde ciddi boyutlara ulaştı, taşıma kotaları da ikili ticareti olumsuz etkiledi. Bu nedenle vize ve taşıma kotaları konularına acil çözüm bulmalıyız. Gümrük Birliği dahil olmak üzere Türkiye hakkında bilgilenmek isteyen AB işletmelerinin oranı 2013 yılına göre arttı. Şirketler, Gümrük Birliği’nin güncellenmesini desteklemektedir. Avrupa Birliği’ndeki işletmeler, Yeşil Mutabakat ve dijital tek pazar hususunda AB ile Türkiye arasındaki işbirliğini de desteklemektedir. Türkiye ve AB iktisadi ilişkilerini daha da ileri taşımak için çok elverişli bir ortam var.”
Saha çalışmalarındaki görüşlerin ikili ticari ilişkilere de yansıdığını belirten Hisarcıklıoğlu, son çeyrek asırda karşılıklı ticaret hacminin 4 kat yükseldiğini, 2022 yılı itibarıyla Türkiye ile AB mal ticaretinin de 196 milyar dolara ulaştığını dile getirdi.
