Bu sezon, fiyat dalgalanmalarının fazla olması sebebi ile çok isabetli bir kestirim yapmanın zor olduğunu ancak yine de sezonu 290-300 bin tona yakın bir ihracatla kapatmayı hedeflediklerini aktardı. Şu an uygulanmakta olan fındığın arz fazlasının depolanmak kaydı ile fiyatların ayakta tutulması stratejisinin tüm paydaşlara uzun vadede zarar vereceğine dikkat çeken Sabır, en önemli noktanın yüksek fiyat ile diğer üretici ülkelerin yeni üretim sahaları açmalarının önünü açmak olduğunu söyledi.
Her yeni açılan üretim sahasının kendi üretimlerine vurulan bir sekte olduğunun unutulmaması gerektiğini belirten Sabır, nihai hedeflerinin çok üretip çok satmak olması gerektiğinin altını çizdi. Çok üretmek için üreticimizin belli bir kazancı elde ediyor olması gerekir. Son 2-3 yıldır artan rekoltelerin de aslında üretim artışını gösterdiğini ifade eden Sabır, şöyle devam etti:
“Elimizde olan fındığı yeteri kadar pazara sürmez ve yokmuş gibi davranırsak, o talepler başka arz noktalarından sağlanacaktır. Hedefimiz, 400 bin ton ihracat olmalı. Bunun için de üretimin desteklemesi gerekir. En ideali, iyi üretim uygulamalarını yapan, verimini artıran ve hatta bahçe toplulaştırmasına katılan üreticiyi bulup onlara verilen desteğin artırılmasıdır ancak bu kısa sürede yapılabilecek bir uygulama değildir. O nedenle çok geç olmadan uzun vadeli fındık tarımı ve pazarlaması politikası uygulanmalıdır.”