“ Türkiye Yüzyılı” törenini televizyonların canlı yayınlarında izledik. Bu arada “görev gereği” Arena’ya çağrılı olan kimi dostlarla da konuştuk.
-Aman o ne şölendi değil mi? Işık patlamaları, 4 boyutlu görüntüler eşliğinde danslar, şarkılar, ikramlar…
Diye anlatıp durdular, salondaki gösterilerin bıraktığı etkiden kurtulamamışlardı hala…
Cumhurbaşkanının konuşması zaten bütün kanallarda, internet yayınlarında ve basılı gazetelerde çarşaf çarşaf yayınlandı, izlediniz.
Ancak “salona çağrılı gazetecilerin bile kamera getiremeyecekleri uyarısı yapıldığı” için, kimi ayrıntılar gözden kaçmış olabilir diye “duyduklarımı” aktarayım.
-Tribünlerden birinin en tepesinde iki grup arasında çıkan arbedenin nedeni neydi acaba? Birbirine giren grup küfürlerle bağırıp çağırırken, bir yandan da ıslıklar duyuluyormuş. Neyse ki, salona yerleştirilen, ordu gibi güvenlik ekibi anında müdahale etmiş de olayın büyümesi engellenmiş. Acaba neden çıktı bu arbede?
-Törene katılanlara beyaz kese kağıtları içinde ikram edilen “binlerce!” Kumanyayı hazırlamış olan Türk Hava Yolları DO&CO AŞ acaba bu ikramın bedelini AKP’ye mi Cumhurbaşkanlığına mı fatura etti? Faturanın bedeli neydi? (Ha, bu arada… Kaşar Peynirli çapata ekmek (Yeşil biber, kuru domates ezmesi) Bademli Kek (Buğday unu, tereyağı, toz şeker, kuru badem, pudra şekeri,yumurta vanilya) ve Dimes meyve suyundan oluşan ikramı izleyiciler pek lezzetli bulmuş, adeta kapışmışlar.)
Yazının tamamını okumak için