JW Marriott Hotel Istanbul Marmara Sea’deki Ceres Restaurant, Executive Şef Mehmet Faruk Yardımcı ve ekibi tarafından Akdeniz sahillerinden ilham alınarak tasarlanmış bir menü sunuyor. Menü, İspanya, Fas, İtalyan ve Türk mutfaklarının bileşenlerini barındırıyor ve lezzetli deniz ürünlerini tatma imkânı da sağlıyor.
Ceres Restaurant, yüksek tavanlı ferah bir mekân. Duvarlarını süsleyen deniz temalı dev İstanbul fotoğrafları onu daha da güzelleştiriyor. Otelin lavanta, nane, kekik, biberiye gibi yeşillikler yetiştirdikleri bir bahçesi var: JW Garden. Mutfakta, bu bahçeden elde edilen ürünler de kullanılıyor. Konsept, “çiftlikten masaya.”
Akdeniz lezzetleri menüsü, Fas’ın ünlü harira çorbası ile başlıyor. Kuzu gerdan, kişniş, nohut ve mercimekten yapılan bu nefis çorba, yanında lezzetine lezzet katan chebakia isimli tatlı hamur ile birlikte servis ediliyor.
Tabii ki ezo gelin gibi klasik bir çorbayı da tercih etmek mümkün.
Tapaslar ve mezeler
Akdeniz menüsünde tapaslar da var. Benim tattıklarımın arasında “isli iç midye” ve “acılı ahtapot” favorilerim oldu. Mezelerden “hurmalı zeytin” ve “zerdeçallı köz patlıcan” dafavorilerim arasındaydı.
İspanya, fideuà ile temsil ediliyor. Fideuà, paella stiline benzeyen ancak ‘fideos’ adı verilen kısa spagetti benzeri makarna ile yapılan geleneksel bir yemek.
JW Garden’da yetiştirilen lavantalarla yapılan ekşi mayalı ekmek hem lezzeti hem kokusuyla hem mora çalan rengiyle çok etkileyici. Yemek sonunda yine bahçenin lavantalarıyla hazırlanan “lavantalı tiramisu” esen Akdeniz rüzgârının son limanı…
Menüde uzun yıllar beslenmiş ekşi mayadan yapılmış taş fırın pizzaları da bulunuyor.
Gün boyu hizmet veren Ceres, misafirlere sabah kahvaltısı deneyimi ile Pazar brunchları da sunuyor. Küçük misafirler için de eğlenceli aktiviteler yapılıyor.
