Basın buluşmasında konuşan Taycı, navlun fiyatları, ekipman desteği ve finansal destek ile 2023 yılında sektör ihracatının 15 milyar dolarlık seviyeye gelebileceğini söyledi.
2023’te yüzde 30’luk bir artışla 15 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşmak için otoriteden rekabetçi kur, finansmana daha kolay erişim, navlun fiyatları ve ekipman desteği talep ettiklerini belirten Taycı fuarlar, satın alma heyetleri, yurt dışında yayınlanan Türk dizilerinde yerli ürün tanıtımı, yaşanan mevzuatsal sıkıntılar ve problemlerin çözümleriyle ilgili adımlar atarak Türkiye’nin 100’üncü yılında ihracatta rekorlar kırabileceklerini belirtti.
Kurun, uzun zamandan beri sabit olmasının ve TL maliyetlerindeki artışın ciddi sorun teşkil ettiğini ifade eden Taycı, maliyetlerin kurtarılabilmesi için kurun enflasyon oranında artması gerektiğini de aktardı.
“Lojistik ve tedarikte ciddi sıkıntılar yaşandı”
Taycı, geçen yılın ilk yarısında özellikle lojistik ve tedarikte ciddi sıkıntılar yaşandığını dile getirerek, ikinci yarı itibarıyla navlun fiyatları, muhtelif üretim, tedarik zorluklarının etkisiyle ihracatı azalan yakın coğrafyadaki birçok ülkenin yönünü Türkiye’ye çevirdiğini ve bunun da bir fırsat olduğunu anlattı.
2022 yılının zor bir yıl olduğunu, salgınla başlayan küresel gıda krizinin iki kritik tarım ülkesi olan Rusya-Ukrayna savaşıyla daha da derinleştiğini vurgulayan Taycı, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Özellikle tedarik zincirlerindeki bozulma, maliyet artışları, küresel enflasyonun etkisiyle artan fiyatlar da sektörü zora soktu. Türk hububat sektörü, küresel kriz yaşanırken iç talebi karşılamakla birlikte ihracatta yukarı yönlü ivmesini 2022 yılı boyunca devam ettirdi. Sayın Cumhurbaşkanımızın ve diplomatlarımızın yapmış olduğu girişimlerle açılan Tahıl Koridoru sayesinde Ukrayna’nın tahıl ve hububat ürünlerinin dünyaya açılan köprüsü vaziyetinde çok önemli bir göreve, bir misyona girdik. Bu hem Türkiye adına hem de dünyada insanlık adına çok önemli bir işti. Türkiye burada dünyaya öncülük yaptı. 2022 yılı itibarıyla 15 milyon tonun üzerinde tahıl ve hububat ürünleri, bu koridor üzerinden dünya pazarlarına arz edildi.”
200 ülkeye aktif ihracat
Taycı, savaş nedeniyle enerji fiyatlarında yaşanan artışlardan dolayı maliyetlerin kontrolünde zorlandıklarını bildirerek, “Sorunlarımızın problemlerimizin neler olduğunu tespit edip otoriteye bunları dilimiz döndüğünce anlatmaya çalıştık. Birlikte çözüm üretmeye çalıştık. Bir elimizde bavulumuz, diğer elimizde üretmekte olduğumuz ürünlerin numuneleriyle dünyanın farklı farklı ülkelerini, karış karış gezdik. Ülke çeşitliliği en fazla olan birliklerden bir tanesiyiz. Şu anda yaklaşık 200 ülkeye aktif ihracat gerçekleştirmekteyiz” diye konuştu.
Hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri sektörünün en fazla ihracat yaptığı ülkelerin Irak, Suriye, Yemen, İHBİR’in en fazla ihracat yaptığı ülkelerin ise Irak, ABD, İngiltere ve İsrail olduğunu söyleyen Taycı, Türkiye geneli ihracat birim fiyatının 1,36 dolar olduğunu, bunun yanında İHBİR’in birim ihracat değerinin ise 1,80 dolar olduğu belirtti.
2023 buğday stokları yeterli durumda
İHBİR Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Şemsettin Memiş de Türkiye’de mevsimsel kuraklık yaşandığını ve herhangi bir ürünün bu durumdan şimdilik zarar görmediğini belirterek, “Arz noktasında herhangi bir sorunumuz yok. TMO dahil olmak üzere, lisanslı depoculuk sistemimiz üretici ve tüccarlar dahil hububatta, tahılda ve bakliyat ürünlerinde stoklarımızda yeterince ürün var.
Şu anda stoklarda toplam 20 milyonun üzerinde buğday stoku var. Aslında ilk olarak ekim ayında yapılan, buğday ekimiyle ilgili ilk ihtiyaç olan yağışlar belirli bir miktarda alındı. Dolayısıyla buğdayın ihtiyacı olan yağış sağlandı. Fakat, tabii ki devamında ürünün de gelişebilmesi için yağışa ihtiyaç var. Önümüzde şubat, mart, nisan ayları var. O zamana kadar da inşallah beklediğimiz yağmur ve kar yağar” şeklinde konuştu.