Hülya Özmen
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır ve İYİ Parti Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan hakkında düzenlenen dokunulmazlık fezlekelerinin Anayasa ve Adalet Karma Komisyonu’nun 11 Ocak 2023 toplantı gündemine almasına sert sözlerle tepki gösterirken, “ Ekrem İmamoğlu’nun son duruşması olan 14 Aralıktan bir gün önce sarayda 13 Aralık’ta yapıldığı gibi bir toplantı yapılıp böyle bir talimat mı geldi” dedi. Fezlekelerin zamanlamasının, Türkiye’yi ürperten bir cinayet ile Meclisin 3’üncü büyük partisi olan HDP’nin Anayasa Mahkemesi kararıyla hazine yardımına da bloke koyulması kararının verildiği güne denk geldiğine işaret eden Altay, “Cinayetin konuşulmasını engellemek için yapılmış da olabilir ya da seçim kararını alma arifesinde gündemi meşgul etmek için de olabilir ama Erdoğan bilmelidir ki ikisi de Erdoğan’a yaramayacaktır” dedi.
TBMM Genel Kurulu’nun oturumuna CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır ve İYİ Parti Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan hakkında düzenlenen dokunulmazlık fezlekelerinin Anayasa ve Adalet Karma Komisyonu’nun 11 Ocak 2023 toplantı gündemine almasına ilişkin gündem damga vurdu.
Erhan Usta: 1.760 dokunulmazlık dosyası içinden 2 tanesi cımbızla çekildi
İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta, İYİ Parti Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan’ın ve CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır’ın dokunulmazlıklarının kaldırılması için karma komisyon gündemine alındığına ilişkin yazı geldiğini anlattı. Bu şekilde kaç dosya sorusana 1.760 tane dosya yanıtı aldıklarına dikkat çeken Usta, “Bunların içinden 2 tanesi cımbızla çekilerek gündeme alınıyor. Buradaki suçlama ne, atılı suçlama? Hakaret ve basit yaralama. Şimdi bunlardan kaç tane dosya var diye onlara baktırdık. Hakaretten 158 tane dosya var, benzer mahiyette 158 dosya var. Diğer, yaralanmadan da 36 tane dosya var. Bunlardan diğerlerine hiçbir şey yok, diğerleri gündeme alınmıyor” açıklaması yaptı.
Anayasa Mahkemesi’nin aldığı kararı eleştiren HDP Gaziantep Milletvekili Mahmut Toğrul, “Hazine yardımı konusunda verilen karar AKP-MHP iktidarının partimiz hakkında açılan kapatma davası için ferman niteliğindedir” dedi.
Genel Kurul’daki konuşmalar şöyle:
ENGİN ALTAY (İstanbul):Bu sabah İYİ Parti Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan ve Cumhuriyet Halk Partisi grubumuza mensup Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır’la ilgili dosyaları Anayasa ve Adalet Karma Komisyonu gündeme aldı. Düşündüm, yarım saat düşündüm: Buradan ne murat ediliyor olabilir? Yani Yusuf Beyazıt gece rüyasında mı gördü yoksa İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun son duruşması olan 14 Aralıktan bir gün önce sarayda 13 Aralıkta yapıldığı gibi bir toplantı yapılıp böyle bir talimat mı geldi? Yusuf Beyazıt’a buradan hakaret ediyorum, sataşıyorum: Talimatla görev yapan bir Komisyon Başkanı Meclisin şan ve şerefini lekelemekten başka hiçbir işe yaramaz. (CHP ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)
Bu 2 fezlekenin gündeme alınması, Ankara’nın meydanında yapılan ve Türkiye’yi ürperten bir cinayetin akabinde -yetkililerden de doğru dürüst bir açıklama yapılmamışken- bunun konuşulmasını engellemek için yapılmış da olabilir ya da seçim kararını alma arifesinde gündemi meşgul etmek için de olabilir ama Erdoğan bilmelidir ki ikisi de Erdoğan’a yaramayacaktır.
Üstüne üstlük bugün bir şey daha oluyor: Meclisin 3’üncü büyük partisi olan HDP’nin Anayasa Mahkemesi kararıyla hazine yardımına da bloke koyuluyor; hay maşallah!
ENGİN ALTAY (İstanbul) – Mevla’m verdikçe veriyor ama bugünlerde hep bir ucubelik, hep bir garabet, hep bir şüphe, hep bir şaibe veriliyor. Mevla’m bunları yapmaz, yapsa yapsa Erdoğan yapar. Yapsa yapsa Erdoğan yapar. (CHP sıralarından alkışlar)
Şimdi, Erdoğan’ın şunu bilmesi lazım: “İstediğim belediye başkanını alaşağı ederim.” Edemeyeceksin Erdoğan, edemeyeceksin! “İstediğim milletvekilini kulağından tutup Meclisten atarım, attırırım.” Atamayacaksın, attıramayacaksın! “İstediğim siyasetçiye istediğim kadar ceza verdiririm.” Veremeyeceksin, verdiremeyeceksin! Altını çizerek söylüyorum: Millî irade gasbına karşı -gerek İBB bakımından, gerek milletvekillerimiz bakımından- Cumhuriyet Halk Partisinden kimse normali beklemesin.
ERHAN USTA (Samsun) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün tabii güne bir yazıyla uyandık. O da 2 sayın milletvekilinin, İYİ Parti Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan’ın ve CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır’ın dokunulmazlıklarının kaldırılması için karma komisyon gündemine alındığına ilişkin yazı geldi. Şimdi, sordurduk kaç tane dosya var bu şekilde? 1.760 tane dosya var arkadaşlar. 1.760 tane dosya bekliyor, bunların içinden 2 tanesi cımbızla çekilerek gündeme alınıyor. Buradaki suçlama ne, atılı suçlama? Hakaret ve basit yaralama. Şimdi bunlardan kaç tane dosya var diye onlara baktırdık. Hakaretten 158 tane dosya var, benzer mahiyette 158 dosya var. Diğer, yaralanmadan da 36 tane dosya var. Bunlardan diğerlerine hiçbir şey yok, diğerleri gündeme alınmıyor.
ERHAN USTA (Samsun) – Bülent Turan Bey Komisyon gündemine hâkimdir, bu İç Tüzük’te yazan bir maddedir, bunu söylüyor. Hakikaten buna inanıyor musunuz? İnanarak mı söylüyorsunuz? Komisyon gündemine hâkim…
Yani 1.760 tane dosya var, aynı mahiyette de 194 tane dosya var Bülent Bey. Şimdi, bir talimat olmadan, kendi başına Komisyon veya Komisyondaki Divan mı aldı bu kararı diyorsunuz? Yani o zaman kriter ne? Bir kriter ortaya koysunlar, biz “Şu şu şu nedenlerle olan…” Ya, bu arkadaşlar hırsızlık mı yapmış ya? Yolsuzluk mu yapmış? Soysuzluk mu yapmış ya? Uyuşturucu baronlarıyla fotoğraf mı çektirmiş? İş birliği mi yapmış? Teröre mi bulaşmış? Ne yapmış da bu adamları çektiniz, buldunuz kardeşim? Eşit davranın.
Hakaretle ilgili kaç dosya var? 194 dosyanın tamamını da getiriyorsanız getirin, burada tartışalım ama içinden 2 tanesini seçiyorsunuz, ondan sonra çıkıp burada hiç olmazsa sessiz kalın. Ondan sonra çıkıyorsunuz “Komisyon gündemine hâkimdir.” diyorsunuz. İnanmadığınız şeyi lütfen söylemeyin ya. Talimat alınıyor, talimatla iş yapan bir Parlamentoya dönüştü burası ve bunun aracı hâline geldi AK PARTİ.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) – HDP’nin miras aldığı gelenek, yıllarca her türden baskılara maruz kaldı; gözaltı ve tutuklamalardan tutun kumpas davalarına, mitinglerine saldırılardan tutun hatta vekilin katledilmesine kadar birçok baskı ve yok etme girişimiyle karşı karşıya kaldı. Ancak bu gelenek, demokratik siyasetten asla vazgeçmedi, bugün de demokratik siyasetten asla geri adım atmayacağız. Hazine yardımı konusunda verilen karar AKP-MHP iktidarının partimiz hakkında açılan kapatma davası için ferman niteliğindedir. Burada bulunan tüm partiler gibi partimiz, seçimlerde halkın iradesini Meclise taşımış ve bu ülkenin 3’üncü büyük partisi olmayı başarmıştır. Bu karar, partimize dönük büyük saldırı dalgasının bir parçasıdır. Burada bulunan tüm muhalefet partilerini partimize dönük bu hukuksuz karar karşısında tavır almaya çağırıyoruz.
Bu karar, partimize karşı değil, bize oy veren 6 milyon seçmenimize karşı alınmış bir karardır. Siyaseten yenemediğiniz bir halk hareketine hukuk yoluyla diz çöktürmeye çalışıyorsunuz. Biz buna karşı direnmeye, partimizi savunmaya, mücadelemize her düzlemde devam edeceğiz. Bu ülkenin en ücra köşesine kadar sesimizi duyuracağız, örgütleneceğiz ve zulüm sistemine son vereceğiz. Yerel yönetimlerde uygulanan kayyum rejiminin siyasi partilere yönelik bir uygulamasıdır. Seçim öncesi iktidar darbe yapmıştır. Demokratik siyaset alanının tasfiye edilmesi girişiminin yeni bir adımıdır bu adım. Kumpas davalarıyla, HDP gibi Türkiye toplumuna büyük umut vadeden bir siyaset bertaraf edilmek istenmektedir. Buna asla izin vermeyeceğiz. Bakın, bu kumpaslar… Hukuk, mahkemelerle sınırlı değil, şu anda bu konuşmayı yaptığımız Meclis de bunun alanı olmaktadır.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) – Bugün, burada da daha önce partimize defalarca yapıldığı gibi, yine, güya hukuk devreye sokuluyormuş gibi, usuller devreye sokuluyormuş gibi yapılarak İYİ Partiden Kocaeli Milletvekili Sayın Lütfü Türkkan ve Cumhuriyet Halk Partisinin Mersin Milletvekili Sayın Ali Mahir Başarır’ın da hukuk araçsallaştırılarak dokunulmazlıkları kaldırılmak istenmektedir. Biz bunu, bize yapıldığında da reddettik, muhalefetin diğer partilerine yapıldığında da reddediyoruz, karşı duruyoruz ve iktidara da şunu söylüyoruz: Bu kumpaslarla asla başarılı olamayacaksınız, bunu iyi bilin.