Türkiye Ekonomik Politik Araştırmalar Vakfı (TEPAV) Makroekonomik Dengesizlik Göstergeleri (MDG) 2023 yılının birinci çeyreğine ait kaynak resmi istatistiklerin yayımlanmasını takiben güncellendi.
Vakfın internet sitesinde yer alan rapora göre, birim işgücü maliyetleri ve reel efektif gücünden oluşan dış rekabetçilik göstergelerindeki hızlı düşüşler bu çeyrekte de devam ederken Türkiye’nin dünya ihracatındaki payındaki kısmi yükselişe rağmen ithalat harcamalarının ihracat gelirlerinin çok üzerinde artması nedeniyle cari işlemler açığı göstergesi 2015 yılından sonra ilk kez eşik değerin dışına çıktı.
Raporda, Türk lirasında yaşanan hızlı değer kaybı ve birim işgücü maliyetindeki tarihi düşük seviyeler, Türkiye’nin dünya ihracatındaki payında pandemi sonrasında gözlenen artış eğiliminin bu çeyrekte de devam etmesine olanak sağladığına dikkat çekilerek, “Ancak, bu dönemde ithalat harcamalarının ihracat gelirlerinin çok ötesinde artması, cari işlemler dengesinde 2022 yılı itibarıyla başlayan bozulmayı derinleştirmiştir. Buna bağlı olarak dördüncü çeyrekte son 5 yılın en yüksek açık değerine ulaşılmış ve 2023 yılı ilk çeyreği itibarıyla da ilgili gösterge eşik değerin altına gerilemiştir. Yurt içi yerleşiklerin yurt dışındaki yerleşik kişiler ile finansal alacak ve yükümlülük farkının GSYH payı olarak takip edilen net uluslararası yatırım pozisyon açığı ise bu çeyrekte yükselmiştir” saptaması yer aldı.
Özel sektör kredi kullanımları hızlandı
Benzer şekilde, özel sektör kredi kullanımları hızlanmış ve bununla ilgili gösterge 2017 yılından sonra ilk kez eşik değerin üzerinde gerçekleşti. Diğer taraftan, finansal yükümlülükler ile konut fiyat endeksi göstergeleri eşik değerlerin çok üzerine çıkmış olup finansal istikrara yönelik önemli kırılganlıklar oluşturduğu görüldü.
Genel işsizlik oranı çift haneli düzeyini koruyor
İstihdam göstergelerinde ise bu çeyrekte de iyileşme gözlendi. Tüm göstergeler eşik değerlerin içinde yer aldı. İstihdam göstergelerindeki olumlu gidişata rağmen, genel işsizlik oranının çift haneli düzeyini koruması ve genç işsizlik oranının bunun iki katına yakın bir düzeyde seyretmesinin, güçlü makroekonomik dengelerin tesisi açısından iyileşme eğiliminin devamını gerekli kıldığına işaret etti.