Karayel, CHP’nin tek adam yönetimini eleştirirken, “Millet diyor ki: ‘Niye gitmiyor gitmekte olan? Niye gitmiyor gitmekte olan?’ İçinizdeki tek adama bakın” dedi.
Bu sözlere CHP Grup Başkanvekili Burcu Köksal sert tepki gösterdi.
Köksal, “CHP’nin önünden bile geçmemiş bir hatibin CHP’nin içişlerine karışmak ne haddidir ne de hakkıdır. Siz her şeye burnunuzu soktunuz, her şeye karar vermeye kalktınız. Bir CHP’nin içişleri kalmıştı, oraya da karışmaya kalkıyorsunuz. Sana ne CHP’den, sana ne kimin nereye geleceğinden. Bizde demokrasi vardır, bizde delegenin kararı nihai karardır. Sizde ise yukarıdan icazet almadan il başkanı bile olamazsınız. Bizde herkes istediği yere aday olabilir. Bu Meclis’in ilk provokatörü olan hatibi kınıyorum” diye konuştu.
“KARDEŞİM, SANA NE CHP’DEN, SANA NE KİMİN NEREYE GELECEĞİNDEN”
CHP Grup Başkanvekili Burcu Köksal söz alarak Karayel’in sözlerine yanıt verdi. Köksal şöyle konuştu:
“CHP, demokrasinin ve cumhuriyetin teminatıdır. Bu ülkenin çimentosudur. Otel lobilerinde değil, savaş meydanlarında kurulmuş bir partidir. Şimdi buraya çıkıp da CHP’ye oy vermemiş, CHP’nin önünden bile geçmemiş bir hatibin CHP’nin içişlerine karışmak ne haddidir ne de hakkıdır. Bu ülkede her şeye karıştınız. Her şeye burnunuzu soktunuz. Her şeye tek başınıza karar vermeye kalktınız. Bir CHP’nin içişleri kalmıştı. Oraya da karışmaya kalkıyorsunuz. Kardeşim sana ne Cumhuriyet Halk Partisi’nden, sana ne kimin nereye geleceğinden. Bizde delegenin kararı nihai karardır. Bizde demokrasi vardır. Sizde il başkanı, ilçe başkanı hatta mahalle temsilcisi olabilmek için bile yukarıdan icazet alırsınız. Ama bizde herkes çıkar, demokrasinin gereği olarak istediği yere aday olabilir. Onun için bu Meclis’te, bu Meclis’in ilk provokatörü olarak kürsüye çıkan hatibi kınıyorum.”
CHP’NİN NASIL OLDUĞU TÜRKİYE İÇİN ÖNEMLİ BİR KONU
Köksal’ın konuşmasından sonra sataşma gerekçesiyle söz alan AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin de şunları söyledi:
“Siz her konuşmada tek adam diktatör siz her konuşmada bunları savruk savruk söylüyorsunuz. Biz birbirimizle ilgili siyaset yaparken elbette siyasi partinin konumlanmasıyla ilgili kanaatlerimizi söyleriz belirli bir üslup dahilinde. Siz farkında olmayabilirsiniz ama CHP’nin nasıl olduğu Türkiye için önemli bir konu. Bizler de bu konuyu önemsiyoruz ne olacak ne bitecek. Ve anlattığınız şeyin ne anlama geldiğinin muhakemesini az yapıyorsunuz. Bize laf atıyorsunuz, otellerde kurulmuş, peki otellerde kurulmuş partilerle niye ittifak yapıyorsunuz madem çok ilkesel bir duruşunuz var. Madem çok ilkesel bir duruşunuz var, senelerce bizim içimizden yetişmiş milletvekili olmuş, bakan olmuş, başbakan olmuş insanlarla ne işiniz var? İlkesel duruş zor bir iştir, bir ömür ister.”
“KENDİ İTTİFAK ORTAKLARINIZA BAKIN”
Köksal, Zengin’in sözlerine “Kendi ittifak ortaklarınıza bakın. Hüda- Par ve Yeniden Refah Partisi. Anayasa’nın ilk 4 maddesini tartışmaya açan, sizin de kırmızı çizgim dediğiniz 6284’ü tartışmaya açan, Türklükten ve Türk bayrağından rahatsız olan Hüda-Par’a bakacaksınız önce. İkincisi, CHP olarak bu ülkeye adaleti, liyakati ve demokrasiyi getirmek için gerekirse altılı değil 16’lı masayı kurup ittifak yaparız” yanıtını verdi.