CHP Genel Başkanı Özgür Özel, tv100’de canlı yayın konuğu oldu.
Partisinin aday tercihlerine ilişkin eleştirilere yanıt veren Özel, DEM Parti ile varılan ‘Kent Uzlaşısı’na ilişkin soruları da yanıt verdi.
Özel’in açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
“YÜZDE 30’U AŞMAYI ÖNEMLİ GÖRÜYORUM”
“Yüzde 25’lik bir cam tavan var üzerimizde. Türkiye genelinde yüzde 30’u aşmayı önemli görüyorum. 5-6 parti birlikte yüzde 25 oy aldık, çok üzüldük. Bu 4-5 yıllık bir hedef. İttifaklar yapabilseydik bambaşka şeyler yapabilirdik. CHP kendi gücüyle yüzde 25 psikolojik sınırını aşmak, yüzde 30’u aşmayı önemsiyorum.
Belediye kaybetmek istemem. Geçen seferki ittifak ortamı, geçen seferki destek ortamından çok geride bir yerdeyiz ama partinin enerjisi, toplumun beklentisi var.
“KİMSE BİZE MECBUR DEĞİL”
Herkesten büyük bir samimiyetle, büyük bir iştahla, büyük bir taleple de oy istiyoruz. Öyle bir şey yok zaten de kimse bize mecbur değil. Ama o seçmeninde Cumhuriyet Halk Partisi’nde yaptıkları yaz boyunca dile gelen bazı itirazlar da ortadan kalkmış durumda.
“DEM PARTİ İLE KENT UZLAŞISI”
Kent uzlaşısını ben DEM Parti’nin parti toplantısından sonra ilk kez okudum. Şunu söylüyorlar ‘Bizim hiçbir partiyle ittifak yapma niyetimiz yok, kimseyle anlaşmayacağız, kendi adaylarımızla çıkacağız ancak bazı yerlerde kent uzlaşısı sağlayabiliriz’ orada yaptıkları tarif şu ‘Eğer aday bizim de oy verebileceğimiz bir adaysa o adaya kent uzlaşısı adayı olarak bakabiliriz.’
DEM İLE İTTİFAK VAR MI?
Bunu kaç kere söylesin Cumhuriyet Halk Partisi? Bu DEM konuşma iştahı nereden geliyor? Ben onu anlamıyorum.
DEM’in bir adayı var mı İstanbul’da? Var. O DEM’in adayı varken Ekrem İmamoğlu DEM ile yan yana mı değil mi demek…
Bizim bu seçimde DEM’le olan ilişkimizde ne onların kayıtsız şartsız bize desteği söz konusu ne de bizim DEM’le kazanmaya yönelik iş birliğimiz söz konusu. Belirli yerlerde kent uzlaşısı olarak adlandırılan uzlaşı sağlanmış durumda ama DEM’in adayları var ve bize de kaybettirecekleri birçok yer olabilir.
“İZMİR’DE 2 KERE ANKET YAPTIK”
Başkan başarısızsa normal şartlarda aday anketine sokmuyoruz ama İzmir’in hassasiyetinden dolayı sayın başkanımıza da gösterdiğim, zaten İzmir’de memnuniyet anketini iki kez yaptım. 3. kez adayları sorduğum memnuniyet anketine başkanı da koydum. 4. sadece 5 adayı sorduğumuz yerde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız da vardı ve ankette kendisinden daha yukarıda olan bir arkadaşımız atandı.
“LÜTFÜ SAVAŞ’LA İLGİLİ 5 ANKET YAPTIRDIK”
Hatay’a belediye başkan adayı belirlemek farklı. Hatay’da çok büyük bir travma var. Savaş’ın bazı beyanları tartışma yarattı. Savaş’ın Türkiye’deki algısı başka, Hatay’daki algısı başka. Böyle olunca Hatay’da hata yapmamak lazım.
Ben Hatay’la ilgili kabul ettiğim kadar heyeti toplam 10 ilde kabul etmedim. Çok farklı şeyler söylediler, şikayetçi olanlar oldu, memnun olanlar oldu, akıl verenler oldu. Lütfü Savaş’ın iyi bir insan, yönetici olduğunu bilen birisiyim. Hatay’da bizim normal şartlarda durumumuz ortada. Savaş’ın aldığı oy ortada. Savaş’la ilgili toplam 5 anket yaptırdık. Bu anketlerde Savaş’ı sorduk, Savaş’a itirazların bir kısmını da gördük. Hatay’da başka bir Lütfü Savaş olduğunu gördük.
“’KAZANIRSAK LÜTFÜ SAVAŞ’LA KAZANIRIZ’ SONUCU ÇIKTI”
Ayın 25’inde ankete çıktık. Sonra Hatay’da protestolar oldu. Bir anket daha yaptıralım dedik. Anket geldi, Lütfü Bey’e ‘Hatay’da alternatif geliştirelim, ama bu sana rağmen olmaz’ dedim. Çeşitli müzakereler yaptık, kazanırsak Lütfü Savaş’la kazanırız sonucu çıktı.
Aday değiştirmeye kalkarsak başka ilçeleri de kaybederiz. Alternatiflerin hepsini ankete koyduk, Lütfü Bey’den az oy alıyorlar. Haluk Levent, ‘evet’ deseydi ankete koyardık. 60 parti meclisi üyemize ‘Hatay kritik, aday değiştiğinde destekler almamız söz konusu, temas ettiğiniz kişilerle görüşün. Onay verin olursa bana bildirin’ dedim.
“MERT FIRAT’A ‘SENİ ANKETE KOYALIM MI’ DEDİK”
O isimleri ankete koyacaktım. Biz şu ana kadar 13 parti meclisi toplantısı yaptık. Mert Fırat ile konuştuk, ankete koyalım mı dedik, istemedi. Haluk Levent de değerlendirdi ‘olmaz’ dedi. PM veya MYK üyemiz olur alıp deseydi ankete koyardık. Sürecin hakkaniyetle ve titizlikle yürütüldüğünü açıklıkla ifade edebilirim.”
