Martin Scorsese’nin sunumuyla “Meydin İngiltere: Powell ve Pressburger Filmleri”, Trần Anh Hùng’dan “Şeflerin Aşkı”, kaybettiğimiz Latif Demirci’ye ithaf edilen “Onun Kalesinde”, Berlin Film Festivali Seyirci Ödüllü “Kokomo City”, Ayşe Polat’ın Cumartesi Anneleri’nden ilhamla çektiği “Kör Noktada” ve çok daha fazlası Haziran’da MUBI izleyicisiyle buluşmayı bekliyor.
İşte MUBI Haziran seçkisinin öne çıkan filmleri…
MEYDİN İNGİLTERE: POWELL VE PRESSBURGER FİLMLERİ / MADE IN ENGLAND: THE FILMS OF POWELL AND PRESSBURGER (David Hinton, 2024)
Martin Scorsese’nin sunumuyla Britanya sinemasının iki ustası Michael Powell and Emeric Pressburger’ın filmlerini keşfe çıktığımız belgesel, ikilinin hayatına ve sinema kariyerlerine odaklanıyor. Scorsese, Powell ve Pressburger’in sinemasını şöyle tarif ediyor: “Onların filmleri büyük, şairane, bilge, maceracı, romantik, tavizsiz ve başına buyruk filmler.”
ŞEFLERİN AŞKI / LA PASSION DE DODIN BOUFFANT (Trần Anh Hùng, 2023)
Vietnam asıllı Fransız yönetmen Tràn Anh Hùng’un 2023’te Cannes’da En İyi Yönetmen Ödülü’nü kazandığı ve Oscar yarışında Fransa’yı temsil eden filmin başrollerini Juliette Binoche ve Benoît Magimel paylaşıyor. Ünlü bir gurme şef ve usta bir aşçı arasındaki aşkı anlatan film, sofraya konulan her yemeğin tadının hissedildiği özel bir sinemasal deneyime dönüşüyor.
ONUN KALESİNDE (Yasemin Demirci, 2023)
Yasemin Demirci’nin kısa filmi, beklenmedik bir şekilde babasını kaybeden genç bir kadının, babasından kalan eşyalar ve hatıralar arasında yaşadığı duygusal iniş çıkışlar ve yas sürecine odaklanıyor. Nezaket Erden, Erdem Şenocak, Hakan Emre Ünal gibi isimlerin rol aldığı film, iki yıl önce haziran ayında kaybettiğimiz Latif Demirci’nin anısına MUBI’de izleyicilerle buluşacak.
KOKOMO CITY (D. Smith, 2023)
2023’te hem Sundance’te hem de Berlin Film Festivali’nde Seyirci Ödülü’ne layık görülen belgesel, siyah ve de trans oldukları için türlü türlü ayrımcılığa karşı savaşmak zorunda kalan seks işçilerinin yaşamına hiç olmadığı kadar yakından bakıyor. Transların siyahlar arasındaki konumunu da sorgulayan film, ismini efsane blues müzisyeni Kokomo Arnold’dan alıyor.
PARİS YANIYOR / PARIS IS BURNING (Jennie Livingston, 1990)
Jennie Livingston’ın 1980’lerde Harlem’deki drag balolarında yaşanan performans ve rekabet dünyasını anlattığı PARİS YANIYOR ırk, sınıf, toplumsal cinsiyet ve cinsellik üzerine çığır açan bir keşif. Dorian Corey, Will Ninja, Sol, Freddie ve Kim Pedavis, Octavia St. Laurent, Angie ve Venus Xtravaganza ve Pepper LaBeija’nın hayatlarını takip eden belgesel, Sundance Film Festivali Büyük Jüri Ödülü ve Berlin Film Festivali’nde Teddy Ödülü’nü kazanmıştı.
BENİM VAROŞ HİKAYEM (Yunus Ozan Korkut, 2017)
Gençliğinden beri hep film çekmeyi hayal eden Yunus Ozan Korkut’un kendi mahallesindeki arkadaşlarından esinlendiğini ifade ettiği ilk filmi, Adana-Ceyhan’ın gecekondu mahallelerinde yaşananlara odaklanıyor. Karanlık hikayelerin, küfrün, yoksulluğun ve imkansızlığın en yalın ve gerçek hâlinin sergilendiği filmde birbirinden benzersiz semt sakinlerinin hayatlarına tanık oluyoruz.
YAŞAMIN KIYISINDA / AUF DER ANDEREN SEITE (Fatih Akın, 2007)
Fatih Akın’a 2007 Cannes Film Festivali’nde En İyi Senaryo Ödülü’nü kazandıran filmin başrollerini Nurgül Yeşilçay, Tuncel Kurtiz ve Baki Davrak paylaşıyor. Film, altı Türk – Alman göçmenin yer yer kesişen hikayeleri üzerinden aile içi kuşak çatışmalarını, ölümün hayatlarımızdaki yerini, kimlik arayışlarını ve Türkiye’nin politik görünümünü irdeliyor.
ALEV ALMIŞ BİR GENÇ KIZIN PORTRESİ / PORTRAIT DE LA JEUNE FILLE EN FEU (Céline Sciamma, 2019)
Cannes Film Festivali’nde Kuir Palmiye ve En İyi Senaryo ödüllerini kazanan film, sanat, aşk, erotizm ve görmenin gücü üzerine enfes bir portre. İtalyan bir kontes, evlendirmek üzere olduğu kızı Héloïse’ın portresini hazırlaması için ressam Marianne ile anlaşır. Marianne, Héloïse’ı gizlice resmetmeye başlar, ancak iki kadın arasında yakın bir bağ oluşur. Kaçamak bakışlar yerini giderek yakıcı bir arzuya bırakır.