Galatasaray’ın İspanyol futbolcusu Juan Mata, GS TV’ye açıklamalarda bulundu. Sarı-kırmızılı forma ile ilk maçında neler hissettiğinin sorulması üzerine Mata, “İlk defa Galatasaray forması giydiğim için çok gurur duydum. Arkadaşlarımla birbirimize alışmaya başladık.
Birlikte oynuyor olmamız ve binlerce taraftarın olduğu dostluk maçında sahada olmak gerçekten harika bir histi. Uzun bir aradan sonra, antrenman yapmamış ve takımla oynamamış biri olarak sahada olmak benim için önemliydi. Kendimi gözlemleme ihtiyacı hissettim. Ama arkadaşlarımla iyi bir bağlantı kurabildiğimi ve iyi bir performans çıkarabildiğimi gördüm. Dolayısıyla oynadığım için mutlu oldum” diye cevap verdi.
Süreç Çok Hızlı Gelişti
Transferinin çok hızlı geliştiğini belirten 34 yaşındaki futbolcu, “Çok hızlı bir şekilde imzaları attık. Kariyerimin bu döneminde Galatasaray gibi büyük bir kulüpte oynamaya ihtiyacım vardı. Buraya, şampiyon olmak için, unvanlar kazanmak için ve tabii ki gerçekten oynamak için geldim ve bunu da çok istiyordum. Dolayısıyla hızlı bir şekilde gelişti. Transfer dönemi bitmek üzereydi. Benim menajerim de hocamızla çok hızlı bir şekilde konuşmaları gerçekleştirdi. Biz de zaten çok heyecanlıydık buraya gelmek için. Hızlı bir şekilde uçağa atladım ve transfer dönemi kapanmadan önce buraya geldim” şeklinde konuştu.
Türkiye ile İlişkim Çok Eskiye Dayanıyor
Futbol kariyeri hakkında konuşan İspanyol futbolcu, “Benim aslında Türkiye ile ilişkim çok eskiye dayanıyor. Benim, İspanya milli takımıyla maçımı hatırlarsak, ilk önce Bernabeu’da Türk Milli Takımı ile karşılaşmıştık. İkinci maçımız da burada İstanbul’da eski Ali Sami Yen Stadımızda oynamıştık.
O yüzden, o zamandan gelen bir bağlantım var Türkiye ile. Valencia’dan sonra Chelsea’ye geçtim. Ardından Manchester United’da 8 yıl geçirdim. Çok harika taraftarlar ve harika statlar vardı orada. Çok keyif aldım. Güzel bir kariyer geçirdiğimi düşünüyorum. Şimdi de bu güzel şehrin (İstanbul) tadını çıkarmaya çalışıyorum. Burada da çok heyecanlıyım. Çok güzel bir yere geldim. Geçmişte burada (Türkiye’de) oynamıştık ama bir takımda olduğun zaman, başka bir takıma gitmeyi hayal etmek çok zor. Çünkü o zaman kendi takımınıza odaklanmış oluyorsunuz.
Bursaspor ile, Fenerbahçe ile, Başakşehir ile oynadık. Çok büyük Türk oyuncular vardı. Mesela Arda Turan gibi. Onları gördüğüm zaman heyecanlanıyordum, ne kadar güzel oynuyorlar diye düşünüyordum o zamanlar” dedi.
Burada Büyük Bir Enerji Var
Galatasaray hakkındaki düşüncelerini anlatan Juan Mata, “Çok uzun zaman geçirmedim fakat burada büyük bir enerji var. Gerçekten birlikte çalıştığımız herkes bize yardımcı oluyor. Harika bir atmosfer kurulmuş durumda. Yabancı arkadaşlarla da, Türk arkadaşlarla da gerçekten sıkı bir ilişki kurabildik. Sadece sahanın içinde değil, sahanın dışında da, insani değerler olarak baktığınızda birbirimiz ile iyi uyum sağlayan, çok kaliteli insanlarla birlikte olduğumuzu hissediyoruz. İstanbul’u çok fazla görmek için zamanım olmadı. Fakat bence çok büyük bir kültür var. Çok büyük bir tarihin parçası aynı zamanda. Onu da çok görmek istiyorum. Biraz daha zamana ihtiyacım var. Bu büyük şehri görmek ve tanımak için daha fazla zamana ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum” değerlendirmesinde bulundu.
Okan Hocanın Oyuncularıyla Yakın İlişkiler Kuran Bir İnsan Olduğunu Düşünüyorum
Teknik Direktör Okan Buruk için ise Mata, “Okan Hoca ile yaklaşık 2 haftadır çalışıyoruz. Yeni tanıştık ama Başakşehir’in hocası olduğu zaman onlara karşı oynamıştık ve burada onlara kaybetmiştik. Çok büyük bir insan olduğunu düşünüyorum. Oyuncularıyla yakın ilişkiler kuran bir insan olduğunu düşünüyorum. Hatta bizimle birlikte antrenmanlara çıkıyor ve kalitesini gösteriyor. Gerçekten eğer bizim ile birlikte oynayabilseydi çok şanslı olurduk” açıklamasında bulundu.
Tüm Türk Oyuncular Hem de Yabancı Oyuncular Olarak Kadromuz Kaliteli
Takımda kaliteli futbolcular olduğunu belirten deneyimli futbolcu, “Büyük takımlardan gerçekten en üst seviyedeki oyuncuları getirmek için büyük efor sarf etti kulüp. Hem Türk oyuncular hem de yabancı oyuncular olarak düşündüğümüzde kadromuz gerçekten kaliteli. Bütün oyuncular çok kaliteli ve tahminim o ki, hocamız da bu oyuncuların kalitesinden memnun. Bir takımın şampiyon olması için birlik olması gerekiyor. Şampiyonluklar bireyler tarafından kazanılmıyor. Dolayısıyla birbirimizi tanımaya devan ediyoruz. Bu tanımanın sonucunda da daha iyi bir takım gibi oynamayı öğreniyoruz. En sonunda da şampiyon olmak için mücadeleye devam ediyoruz” diye konuştu. Kariyerinde bir lig şampiyonluğunun olmamasının hatırlatılması üzerine Juan Mata, “Süper Ligi, hocamızla, takım arkadaşlarımızla birlikte kazanmak mükemmel olur. Süper Lig şampiyonu olmak için çalışıyoruz. Şampiyon olduğumuzda da, taraftarımızla birlikte kutlama yapmak şu anda en çok istediğim şey” açıklamasını yaptı.
Daha Fazla Puan Kazanmamız İçin Taraftarlarımızla Birlikte Olmamız Gerekiyor
Galatasaray taraftarların çok farklı olduğunu söyleyen 34 yaşındaki futbolcu, “Büyük kulüplerde çok tutkulu taraftarlar önceden görmüştüm. Fakat buraya geldiğimde, özellikle iki hafta önceki lig maçını tribünde izlerken, oradaki taraftarın bizi tutkuyla destekliyor olması gerçekten farklı bir seviyeydi benim için. Evdeki maçlarımızda, stadımızdaki maçlarımızda, kendimizi göstermek için onların da bize desteği gerekiyor. Daha fazla puan kazanmamız için birlikte olmamız gerekiyor ve taraftarın bu tutkusu çok önemli diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
Takımdaki genç futbolcular için de konuşan Mata, “Kerem ve Yunus için konuşmak gerekirse, kanatta bize çok yardımcı olan, bire birde çok iyi oyuncular. Genç olduklarını da düşünürsek, gerçekten çok kaliteli oyuncularımız var. Onlar için devamlı olmak önemli. Hem bizim maçlarımızda hem de milli takımda oynamaları açısından sürekliliğe ihtiyaçları olduğunu düşünüyorum. Hep en üst seviyede oynamaları için. En üst seviyedeki oyuncu ile diğer oyuncular arasındaki fark bence sadece mantalite farkıdır. En üst seviyede oyuncu olmak için her gün antrenman yapmak, kendini ciddi bir şekilde o antrenmana vermek gerekiyor. Bunu yaptıktan sonra zaten her oyuncu üst seviyede olur. Ben Mata olarak, onlara bu tarz bir tavsiye verirdim” şeklinde konuştu.
2017’de Kurduğumuz Common Goal’de Normal Hayat ile Futbolu Birleştiriyor
Futbolcular olarak sosyal sorumluluk projelerini fark etmelerin gerektiğini vurgulayan Juan Mata, “Futbolcular olarak özel bir yerdeyiz. O özel yerde olmanın da getirdiği bazı sorumluluklar var tabii ki. Sporun, özellikle de futbolun insanlara sıra dışı bir şekilde yaklaşma özelliği var. 2017’de kurduğumuz Common Goal’de normal hayat ile futbolu birleştiriyor ve maaşımızın belli bir yüzdesini bağışlıyoruz. Toplumu daha sürdürülebilir ve yakın şekilde tutacak şekilde bir proje yapalım istedik.
İlk başta tek bir oyuncu olarak başladım. Şu anda bu proje içerisinde 300’den fazla oyuncumuz var. Gerçekten çok yararlı olduğunu düşünüyorum, futbolla birlikte toplumu oluşturması ve yardımcı olması açısından. Çok güzel bir duygu. Kendini tamamlanmış hissetmeni sağlayan bir duygu. Yardımcı olmaya çalıştığın insanları ziyaret edip onlarla tanışabilmek, yüz yüze gelebilmek gerçekten çok hoş bir duygu.
Dünya etrafında Oscar Vakfı da (Organisation for Social Change Awareness and Responsibiliyt) diğer çalıştığımız vakıflar da nasıl işler çıkarıyorlar, ne kadar büyük işler çıkarıyorlar, onu gidip görmek çok güzel bir duyguydu. Biz üyeleri olarak, bu vakıflar nasıl çalışıyor, neler yapıyor, ne kadar efor sarf ediyorlar, onu görmek gerçekten çok hoşumuza gidiyor. Aynı zamanda herkesin katılabileceği, dünyanın en büyük kulübünü kurma şansı yapıyor. O da gerçekten harika bir duygu” ifadelerini kullandı.
Hiçbir zaman bırakmayı düşünmediğini vurgulayan başarılı futbolcu, “Çünkü hayalim profesyonel futbolcu olabilmekti. Ve bu, hayatta karşıma çıkan tüm engelleri geçmek için motivasyonum oldu. Her seferinde başarılı oldum. Ve bu mücadeleyi daima sürdürdüm” dedi.
Annem, Babam ve Kardeşimin Destekleri Sayesinde Kendimi Geliştirebildim
Hayatındaki kahramanın sorulması üzerine Juan Mata, “Babam, annem ve tabii ki kardeşim derdim. Babam futbol oyuncusuydu. Çok küçük olduğum zamanlardan itibaren beni sahalara götürüyordu. Annem, babam ve kardeşimin destekleri sayesinde kendimi geliştirebildim. Eğitimimde ve kim olduğumda çok büyük pay sahibidirler. Onlar sayesinde bu yerlere geldim. Onların desteği ile geldim” diye konuştu.
Annem ve Babam 1964 Doğumlu Olduğu İçin 64 Numarayı Giydim
Galatasaray’da 64 numarayı neden seçtiğini anlatan İspanyol futbolcu, “Önemli bir numara olduğu için genelde 10 numara ile çıkıyordum maçlara. Hoşuma gidiyordu. Futbolda önemli olan ofansif orta sahanın giydiği bir numaraydı. Manchester United’da da 8 numara ile sahaya çıkıyordum.
Küçüklüğümden beri hoşuma giden bir numaraydı 8. Orada gururla taşıdım 8 numarayı. 10 numarayı Rooney gidiyordu, ondan alabilmek çok zordu (gülerek). Annem geçen yıl vefat etti. 1964 doğumlu kendisi. O yüzden her zaman benimle olduğunu hissetmenin bir yolu olarak düşündüm ve 64 numarayı giydim. Babam da aynı yıl doğumlu. 64 numarayı giydiğimde onları yanımda hissediyor gibiyim” şeklinde konuştu.
Spor Yönetimi Üzerine, Antrenörlük Üzerine Masterler da Yaptım, Kurslara da Katıldım
Son olarak eğitiminden bahseden Juan Mata, “Real Madrid B’de 18 yaşındayken, oynadığım dönemlerde başladığım bir spor marketing bölümü vardı. O zamandan beri eğitimimi devam ettiriyorum. Madrid’den ayrıldıktan sonra bunu devam ettirebilmek zor oldu. Hala eksiklerim var fakat ileride onu da tamamlayacağım.
Spor yönetimi üzerine, antrenörlük üzerine son yıllarda özellikle masterler da yaptım, kurslara da katıldım. Orada da devam ediyorum aynı zamanda. Ama şu an odaklandığım şey futbol. Fakat bunun yanında başka bir şey yapmayacağım anlamına gelmiyor. Kendimi başka şeylerde de geliştirebilmem gerekiyor” diyerek sözlerini tamamladı.