Atatürk Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeynep Eren tarafından geliştirilen akıllı geri dönüşüm konteyneri, güneş enerjisiyle çalışması ve atıkları yüzde 90’a varan oranda sıkıştırması gibi özellikleriyle sera gazı emisyonunun azaltılmasına katkı sunuyor.
Atıkların yüzde 95’ini plastikler oluşturuyor
WWF-Türkiye’nin (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) hazırladığı “Plastik Kapanından Çıkış: Akdeniz’i Plastik Kirliliğinden Kurtarmak” başlıklı rapora göre Akdeniz’deki atıkların yüzde 95’ini plastikler oluşturuyor. Akdeniz’de bir kilometrekarede, 5 milimetreden küçük 1,25 milyon mikroplastik parçacığı bulunuyor.
Atık miktarını artırmasının yanı sıra toprak ve suda mikroplastik kirliliğine neden olan plastiklerin geri dönüşümü bu kirliliğin önüne geçebilmek adına önem taşıyor.
Geri dönüşüm çalışmalarına katkı sunmak amacıyla akıllı geri dönüşüm konteyneri tasarlayan Eren, çalışmaları hakkında bilgi verdi.
Konteyneri, öğrencisi Alparslan Çelebi ile “Güneş Enerjili Akıllı Geri Dönüşüm Konteynerleri ile Sürdürülebilir Katı Atık Yönetimi” projesinin sonunda geliştirdiklerini anlatan Eren, bu cihazın, atılan plastikleri sıkıştırarak toplama haznesine aktardığını, enerjisini güneşten almasıyla da geri dönüşüm tesislerinde sıkıştırma için kullanılan enerji maliyetini tamamen ortadan kaldırdığını ifade etti.
İşlem sonunda ser gazı salımı yüzde 80 azaldı
İşlem sonunda sera gazı salımının yüzde 80 azaldığını vurgulayan Eren, konteynerin üretim süreci hakkında şunları söyledi:
“Tamamen yerli malzemeden ve Teknokent bünyesindeki laboratuvarda üretilen, her aşamasında el işçiliği bulunan cihazı geliştirirken, kullanılan sac bağlantılar için sanayiden yardım aldık. Plastik bağlantıları ve aparatları 3D yazıcı ile ürettik. Sadece güneş panelimizi ve akü için gerekli malzemeleri satın aldık. Konteynerlerin ilerleyen dönemlerde kampüste yaygın olarak kullanılmasını sağlamak için üniversitemiz kampüsündeki çöp konteynerlerinden birini dönüştürdük ve ürettiğimiz güneş enerjili sıkıştırma panelini üzerine monte ettik.”
Tasarımlarının patent sürecinde olduğunu bildiren Eren, Türkiye’de güneş enerjisiyle çalışan akıllı geri dönüşüm kutusunun tüm açık alanlara yerleştirilmesinin çevre, plastik ve görüntü kirliliğinin azaltılmasına önemli katkı sağlayacağını dile getirdi.
Atıkların yüzde 90’a varan oranda sıkıştırılmasıyla çöp konteynerlerinin kısa sürede dolup taşmasının önüne geçildiğini kaydeden Eren, kutunun, dolduğunu otomatik mesajla bildirme özelliği sayesinde çöp toplama araçlarının seferlerinin azalacağına, bunun iş gücü ve yakıttan tasarruf sağlarken fosil yakıtlardan kaynaklı sera gazlarının azaltılmasına etki edebileceğine dikkati çekti.
Geri dönüşümün, sürdürülebilirliğin en önemli adımlarından biri olduğunun altını çizen Eren, “Doğanın kendini yenileme süreci, insanın tüketme ve kirletme hızına yetişemiyor. Doğanın dönüştürmekte zorlandığı, yüzlerce yıl doğada kalabilen plastik maddeler için en etkili yol geri dönüşüm. Böylelikle çevrenin kirlenmesinin önüne geçmek, ham maddeyi korumak ve enerji ihtiyacını azaltmak mümkün. Dünya, 2015’ten bu yana döngüsel ekonomiye yönelmiş durumda. Bu yaklaşımın birinci ayağını, ham maddenin korunması ve atığın mutlaka sisteme tekrar dahil edildiği geri dönüşüm modeli oluşturuyor” diye konuştu.
Yüzde 35’lik geri dönüşüm hedefleniyor
Toprağın, havanın ve suyun onarılamaz ölçüde kirlenmesi ve enerji ihtiyacı nedeniyle artık mevcut kalıpların terk edilerek döngüsel ekonomi modeline geçilmesi gerektiği görüşünü paylaşan Eren, “Bizim de çekirdekten başlayarak bu bilinci doğru yaymaya ve yönetmeye ihtiyacımız var” dedi.
Ulusal Atık Yönetimi ve Eylem Planı’nda 2023 yılı geri dönüşüm hedeflerinin yüzde 35 olarak belirlendiğini hatırlatan Eren, geri dönüşüm sistemiyle ilgili hala bazı eksikliklerinin bulunduğu fakat Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının başlattığı zorunlu depozito iade sisteminin Türkiye’nin geri dönüşüm hedeflerini yakalamasına fayda sağlayacağını sözlerine ekledi.