Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş merkezli depremlerde, bölgede görev alan belediyeler, arama kurtarma ekipleri ve depremzedeler ile bir araya geldiği iftar programında konuştu.
Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları:
Bu sene deprem felaketi sebebiyle Ramazanı-ı Şerif’i buruk karşıladık. Sizler ilk andan itibaren gerek belediye başkanlarım gerek AFAD hepiniz orada yerlerinizi aldınız. 11 ilimiz için ne gerekiyorsa canla başla çalışarak depremzede kardeşlerimle hemhal olduğunuz.
Birileri bir çok yalanlar, fitne fesat çıkardılar. 50 bin insanımızı kaybettiğimiz bu afette sizler durmadınız koşturdunuz. Enkaz kaldırma çalışmalarımızı yoğun bir şekilde devam ettiriyoruz, kalıcı konutlarımızı 1 yıl içerisinde tamamlayacağız.
Bayrama kadar köy evlerinin bir kısmını teslim edeceğiz. Bu köy evleri ile ilk hamleyi atmış olacağız. Bütün bunlarla beraber çadır kentler kuruldu, konteyner kentler kuruldu. Bunlar öyle rastgele olan işler değil ve bir taraftan da köy evleriyle kalıcı konutlara başladık.
Bizim bunlar için birilerinden ihale beklememize gerek yok, biz bunları ispat etmiş iktidarız. Biz bunları Bingöl’de, Elazığ’da, Malatya’da, Kütahya’da, İzmir’de gösterdik. Nasıl söz verdiysek o takvim içerisinde konutları teslim ettik. Bütün bunlarla beraber sözlerimizi yerine getirmeye devam ediyoruz.
“Bay Bay Kemal ve onun yavrucukları ne dedi?”
Biz istiyoruz ki “Ah benim halim ne olacak?” demesin. Bu bay bay Kemal denilen zat ve onun yavrucukları ne dediler? Online sistemle üniversite olmaz dediler, peki biz Kovid’te 2 yıl boyunca yapmadık mı bunu? Bizim derdimiz şuan daha büyük, depremden çıkan kardeşlerimizi aç açık bırakmayacağız dedik.
THY’nin uçaklarını seferber ettik, onlarla naklettik. Biz dertliyiz ya, bizim bu millete aşkımız var. Yurtlarımız müsait, bizim 850 bin kapasitemiz var o yurtlarda. Herkes memnun kaldı, oradaki vatandaşlarımız bize teşekkür ediyor. Yememiz, içmemiz, banyomuz her şeyimiz var diyorlar. Tabi ki geldiğiniz yere döneceksiniz.
“Cenazelerimizi kaldırmadan koltuk sevdasına tutuştular”
Depremin ilk anından itibaren kabinedeki arkadaşlarımı deprem bölgesine gönderdim. AFAD daha ilk andan itibaren her şeyiyle bölgede yer aldı. Sağlık Bakanlığı bölgede yerini aldı, durmadılar. Ne dediler?
Su yok dediler, biz başta söyledik aman dedik içme ve kullanma suyunu birbirine karıştırmayın. İçme suyu için biz tırlarla su gönderdik bölgeye, sürekli. Çadırlarda gördüm, hepsinde içme suları vardı. Fakat iftiranın sınırı yok, kötü söz sahibinindir. Kimin gerçekten dertlendiği bu süreçte ortaya çıktı. Daha cenazelerimizi dahi kaldırmadan koltuk sevdasına tutuşanları ne tarih unutacak, ne milletim affedecek!
Konforlu ofislerinden ahkam kesenler başka dünyalarda yaşasalar da depremzedelerimiz samimiyetimizi biliyor. Sadece arama kurtarma ekibi olarak 35 bin kişi görev aldı.
“807 belediyemizi teyakkuza geçirdik”
İlk bir iki gün aksaklıklar yaşanmıştır. Devletin tüm kurumlarıyla seferber olduğuna, elini vicdanına koyan herkes şahittir. 90 farklı ülkeden gelen 11 bin arama kurtarma ekibi bize destek verdi. Toplam 272 bin kamu görevlimiz depremzedelerimizin yanında yer aldı. Son ana kadar arama kurtarma çalışmalarımızı sürdürdük.
Sayısız mucizeye şahitlik ettik. Binlerce insanımızı yaralı olarak kurtarmayı başardık. Yıkıntıların altından aldığınız her canla, endişeyle bekleyen nice anne baba kardeşe umut oldunuz. Kullar olarak biz unutsak bile Rabbim bunu sizin sevap hanesine kaydedecektir.
Kahramanlardan biri de belediyelerimizdir. Özellikle partimize mensup 807 belediyemizin tamamını teyakkuza geçirdik. Diğer partilere mensup belediyelerden de gayretle çalışanlar olduğunu biliyoruz. Arama kurtarma çalışmalarında, 284 belediyemiz AFAD ile birlikte çalıştı. Geri kalan 523 belediyemiz ise barınma, ısınma, hijyen gibi ihtiyaç malzeme tedariğinde lojistik destek sağladı.
